Sosyal Bilimler Enstitüsü / Social Sciences Institute
Permanent URI for this collectionhttps://hdl.handle.net/11727/1394
Browse
5 results
Search Results
Item Türk bankacılık sektörü finansal kırılganlık endeksinin tahmini ve endeksi etkileyen faktörlerin belirlenmesi(Başkent Üniversitesi sosyal Bilimler Enstitüsü, 2023) Müge, Gürgül; Onur, SunalFinansal kırılganlık kavramı, finansal krizin henüz meydana gelmediği ancak krizin belirtilerinin gözlemlendiği bir evre, yani bir erken uyarı göstergesi olarak tanımlamaktadır. Finansal kırılganlık kavramı, son yıllarda yaşanan küresel krizlerle beraber tekrar gündeme gelerek krizden çok önce krizi oluşturan etmenlerin araştırılmasını zorunlu hale getirmiştir. Çalışmada, bankacılık krizleri üzerinde durularak, finansal kırılganlığa etkisi hakkındaki teoriler incelenmiştir. Türkiye’deki 15 mevduat bankasının 2006Q1:2022Q2 dönemini kapsayan çalışmada, her banka için bankacılık sektörü finansal endeksi hesaplanmış, bankalara göre değişmeyen makro ekonomik göstergeler ile bankalara özgü oransal göstergelerin endeks üzerindeki etkisi incelenmiştir. Çalışmada kurgulanan hipotezler doğrultusunda, araştırmanın finansal kırılganlık endeksini içeren panel regresyon modellerinin tahmininden elde edilen sonuçlar, sermaye yeterlilik oranı, ekonomik büyüme oranı ve reel efektif döviz kurunda yaşanan artışlarının finansal kırılganlık endeksini azalttığı, aktif karlılık oranı, özkaynak karlılık oranı, enflasyon oranı, kredi risk primi, korku endeksi ve ticari kredi faizinde yaşanan artışlarının ise finansal kırılganlık endeksini arttırdığını göstermektedir. Takipteki krediler değişkeninin endekse dahil edilmesi ile alan yazına özgün bir katkıda bulunulmak istenmiş ve endeksi belirleyen faktörlerin ortaya konulması amaçlanmıştır. The concept of financial fragility defined as a stage in which the financial crisis has not yet occurred, but the symptoms of the crisis have been observed, that is an early warning indicator. The concept of financial fragility has come back to the agenda with the global crises experienced in recent years, making it necessary to investigate the factors that caused the crisis long before the crisis. In this study, theories about the impact on financial fragility were examined with an emphasis on banking crises. In the study covering the period 2006Q1:2022Q2 of 15 deposit banks in Turkey, the banking sector financial index was calculated for each bank and the impact of macroeconomic indicators that do not change according to banks and bank-specific proportional indicators on the index was examined. According to the hypotheses constructed in the study, the results obtained from the estimation of panel regression models containing the financial fragility index of the research show that increases in capital adequacy ratio, economic growth rate and real effective exchange rate reduce the financial fragility index, while increases in return on assets ratio, return on equity ratio, inflation rate, credit default swap, fear index and commercial loan interest rate increase the financial fragility index. Including non-performing loans variable in the index, it was intended to make an original contribution to the literature and also aimed to reveal the factors determining the indexItem Türk Bankacılık sektöründe kurumsal sosyal sorumluluk üzerine bir uygulama(Başkent Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2023) Kutlukaya, Gizem Nur; Sezgin Alp, ÖzgeGeleneksel anlamda finansal yönetimin birinci amacı kâr maksimizasyonu olarak bilinmektedir. Şirketler bunun yanında paydaşlarının ve toplumun çıkarlarından da sorumludur. Farklı disiplinlerde farklı yorumları olan bu modern yaklaşım, kurumsal sosyal sorumluluk (KSS) olarak tanımlanmaktadır. Şirketler KSS faaliyetlerini yıllık raporları ya da özel raporlar aracılığıyla kamuyla paylaşmaktadır. Bu çalışmada finansal sektör için en önemli alt sektör olan bankacılığa değinilmektedir. Türk bankacılık sektörünün çevresel KSS uygulamalarına odaklanan bu araştırmada, halka açık mevduat bankalarının web sitelerinden elde edilen; 2012- 2020 yılları arası faaliyet raporları, entegre raporlar ve sürdürülebilirlik raporları incelenmiş, içerik analizi yöntemiyle skorlama yapılmıştır. Bu verilerle -bankaların büyüklüğü, takipteki alacakları, kurumsal yönetim endeksleri ve özsermaye kârlılıkları vb.- bağımsız değişkenler arasındaki ilişki Panel EGLS yöntemi kullanılarak ortaya konulmuştur. Model sonuçlarına göre takipteki krediler, özsermaye kârlılığı ve büyüklük ile KSS arasında istatistiki anlamlı ilişkiler bulunmuştur. Sonuç olarak araştırma, ampirik veriler içermesi açısından KSS uygulamaları ile ilgili pek çok soruya cevap niteliği taşımaktadır.Traditionally, the primary purpose of financial management is known as profit maximization. Companies are also responsible for the interests of their stakeholders and society. This modern approach, which has different interpretations in different disciplines, is defined as corporate social responsibility (CSR). Companies share their CSR activities with the public through annual reports or special reports. In this study, banking, which is the most important sub-sector for the financial sector, is discussed by focusing on the environmental CSR practices of the Turkish banking sector. The data obtained from the websites of publicly-held deposit banks’ annual reports, integrated reports and sustainability reports for the years 2012-2020 were examined, and scoring was made using the content analysis method. The relationship between these data and independent variables such as the size of banks, NPLs, corporate governance indexes and return on equity, etc., was revealed using the Panel EGLS method. According to the model results, statistically significant relationships were found between non-performing loans, return on equity, size and CSR. The research, therefore, answered several questions on the CSR practices in the banking sector using empirical analysis.Item Türk bankacılık sektöründe piyasa yoğunlaşmasının analizi(Başkent Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2024) Aksoy, Caner; Ekim Kocaman, BadeBu çalışma, kapsamlı konsantrasyon endekslerini kullanarak Türk Bankacılık Sektörü'nün rekabetçi yapısını ve yoğunlaşma dinamiklerini ele almaktadır. Özellikle, 2001 krizi sonrası yeniden yapılanma ve 2008 Küresel Finansal Krizi'nin etkileri çerçevesinde sektörün rekabetçi manzarasını ve dönüşümünü açıklığa kavuşturmayı amaçlamaktadır. Türk Bankacılık Sektöründeki dönüşüm, 2000-2010 dönemi, bu dinamiklerin anlaşılmasında kilit bir dönem olarak hizmet etmektedir. Çalışma, konsantrasyon endeksleri aracılığıyla rekabeti ölçmeye odaklanmakta, konsantrasyon ile rekabet arasındaki ilişkiyi analiz etmekte ve bunların banka performansı ile piyasa dinamiklerine etkilerini değerlendirmektedir. Ayrıca, sektörün evrimini şekillendiren yapısal değişimleri, kriz etkilerini ve düzenleyici değişiklikleri incelemektedir. Çalışma aynı zamanda Türk tarihinde farklı dönemlerde bankacılık sektörünün evrimini kronolojik olarak ele almakta ve bankacılık faaliyetleri üzerinde devlet müdahalesinin etkisini vurgulamaktadır. Çalışma, 1960 ile 2022 yılları arasında Türk Bankacılık Sektörünün rekabetçi yapısını, konsantrasyon dinamiklerini ve bunların düzenleyici değişiklikler, krizler ve piyasa dönüşümleriyle olan etkileşimini inceler. Banka sayısı, varlıklar, krediler, mevduatlar, özkaynaklar ve karlılık gibi faktörleri dikkate alarak sektörün performansını 1960-2022 arasında değerlendirir. Ayrıca, sektörün yapısal dinamiklerine olan makroekonomik istikrarsızlık etkisinin altını çizer. Çalışma, belirtilen dönemde sürekli ekonomik değişikliklerin, makroekonomik belirsizliklerin ve bunların banka operasyonlarına ve kararlarına olan etkisinin önemli olduğunun farkındadır. Büyük ve küçük bankalar arasındaki rekabet seviyelerini etkileyen faktörleri dikkate alan çeşitli akademik çalışmaları gözden geçirir. Çalışma, N-Firma Yoğunlaşma Endeksi, Herfindahl-Hirschman Endeksi (HHI), Hall- Tideman-Rosenbluth Endeksi, Hannah-Key Endeksi, Kapsamlı Yoğunlaşma Endeksi ve diğerleri gibi çeşitli konsantrasyon endekslerini kullanarak 2000 ile 2022 arasındaki dönemde sektörün yapısal değişikliklerini, kriz etkilerini ve ana oyuncuların hakimiyetini izlemektedir. Çalışma, yoğunlaşmanın kriz ve düzenleyici değişiklikler sırasında özellikle arttığını ve sektör içindeki oligopolistik eğilimleri vurgulamaktadır. This study delves into the Turkish Banking Sector's competitive structure and concentration dynamics using comprehensive concentration indices. It aims to elucidate the sector's competitive landscape within its historical context, particularly post the restructuring following the 2001 crisis and the impact of the 2008 Global Financial Crisis. The transformation in the Turkish banking sector over the 2000-2010 period serves as a pivotal era for understanding these dynamics. The study centers on measuring competition through concentration indices, analyzing the relationship between concentration and competition, and evaluating their effects on bank performance and market dynamics. Additionally, it examines the structural changes, crisis impacts, and regulatory changes that have shaped the sector's evolution. The study also chronicles the evolution of the banking sector across distinct periods in Turkish history, emphasizing state involvement's impact on banking activities. The study offers a nuanced understanding of the Turkish Banking Sector's competitive structure, concentration dynamics, and their interplay with regulatory changes, crises, and market transformations from 1960 to 2022. It evaluates the sector's performance from 1960 to 2022, considering factors like bank numbers, assets, loans, deposits, equity, and profitability. The study also emphasizes the impact of macroeconomic instability on the sector's structural dynamics. It recognizes the crucial role of constant economic changes, macroeconomic uncertainties, and their influence on bank operations and decisions in the said period. The study reviews various academic studies analyzing competition dynamics, competitiveness, and changes over different periods, considering factors influencing competition levels among large and small banks. Using multiple concentration indices like N-Firm Concentration Index, Herfindahl- Hirschman Index (HHI), Hall-Tideman-Rosenbluth Index, Hannah-Key Index, Comprehensive Concentration Index, and others, the study tracks the sector's structural changes, crisis impacts, and the dominance of key players between 2000 and 2022. It observes how concentration fluctuates, notably increasing during crises and regulatory changes, and highlights the oligopolistic trends within the sector.Item Bankaların likidite riskinin belirleyicisi içsel ve dışsal faktörler: Türk Bankacılık sektörü için bir uygulama(Başkent Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2022) Çakmak, Ahmet; Sunal, OnurFinansal sistemin en önemli aktörlerinden olan bankalar, finansal aracılık başta olmak üzere doğrudan ya da dolaylı olarak yerine getirdikleri çeşitli fonksiyonlarla ülke ekonomilerinin işleyişinde büyük öneme sahiptir. Ülke ekonomilerinin başarı ve sıhhati için sermaye açısından güçlü, etkin, rekabetçi pazara yapısına sahip, kontrol ve denetim alt yapısı açısından gelişmiş bir bankacılık sektörünün varlığı önemlidir. Gerek küresel gerekse ulusal çaptaki ekonomide yaşanan gelişmelerden doğrudan ve dolaylı olarak etkilenen bankalar faaliyetlerini belirli risklere maruz kalarak sürdürmektedir. Bu kapsamda finansal istikrar ve bankacılık faaliyetlerinin sürdürülebilirliği açısından bankaların maruz kaldıkları riskler ve riskleri ne şekilde yönetmeye çalıştıkları önem arz etmektedir. Bu çalışmada Türk bankacılık sektöründe faaliyette bulunan ticari ve katılım bankalarında likidite riskini etkileyen içsel (bankaya özgü) değişkenler ile dışsal (makro ekonomik) değişkenler belirlenmiştir. Bu kapsamda Türkiye’de faaliyette bulunan 19 ticari banka ve 4 katılım bankasının 2015/12 ay ve 2021/9 aylar arasındaki döneme ait çeyrek dönemlik verileri statik panel veri analizi yöntemiyle analiz edilmiştir. Çalışmada, likidite düzeyinin göstergesi olarak Basel Uzlaşısı kapsamında bankalarca hesaplanan Likidite Karşılama Oranı bağımlı değişken olarak tercih edilmiştir. Küresel çapta ülke ekonomilerini oldukça etkileyen Covid-19 pandemisi, Türk bankacılık sektörünün likidite düzeyi üzerindeki etkilerini de görebilmek adına modele kontrol değişkeni olarak eklenmiştir. Yapılan analiz neticesinde, örneklem kapsamında mevduat ve katılım bankalarından oluşan Türk bankacılık sektörünün likidite düzeyi ile bankalara özgü mevduat, kredi mevduat oranı, öz kaynak kârlılığı, sermaye yeterlilik oranı, öz kaynaklar ve aktif büyüklük ile makro ekonomik faktörlerden para arzı, kredi temerrüt takası, kontrol değişkeni Covid dönemi arasında istatistik açıdan anlamlı ilişkilerin bulunduğu sonucuna ulaşılmıştır. As one of the most important components in the financial system, banks are crucial for economic sustainability through a variety of functions which they perform directly or indirectly, particularly through financial mediating. For the success of the national economy and welfare, it is important to have a banking system which has a robust capital structure, provides efficiency, competitive financial market and developed in terms of internal control and audit infrastructure. Directly and indirectly affected by developments in both the global and national economies, financial institutions continue their activities by being exposed to certain risks. In this context, it is important to determine the risks they experience and how to manage them in terms of providing financial stability and sustainability of their activities. In the study, internal (bank-specific) variables and external (macro-economic) variables affecting liquidity risk in commercial and participation banks operating in the Turkish banking sector were used. Quarterly data of 19 commercial banks and 4 participation banks operating in Turkey, for the period 2015/12 and 2021/9 were analyzed through static panel data analysis method. In the study, as an indicator of liquidity adequacy, the Liquidity Coverage Ratio calculated by the banks within the scope of the Basel Accord was preferred as the dependent variable. The Covid-19 pandemic, which has affected national economies on a global scale, has been added to the model as a control variable in order to see the effects on the liquidity level of the Turkish banking system. As a result of the analysis, within the scope of the sample which consists of conventional banks and participation banks, the liquidity level of the Turkish banking system has statistically significant relationship with deposits, loan deposit ratio, return on equity, capital adequacy ratio, equity and asset size and macroeconomic factors such as money supply, credit default swap and control variable Covid-19.Item Türkiye'de Yabancı Sermayeli Bankaların Gelişimi ve Yabancı Sermayeli Altı Bankanın Özsermayeye Serbest Nakit Akımları Yöntemi İle Değerlenmesi(2014) Alp Sönmez, Kazım Konur; Hoşgör, ŞerefGelişmiş ülkelerde, bankacılık sektöründe pazarın doyuma ulaşması ile bankaların pazar paylarını büyütmelerinin ve kârlılıklarını arttırmaların güçleşmesi, önce kendi ülkelerinde banka birleşmelerine ardından da başka pazarlara yönlenmelerine neden olmuştur. Doğu Avrupa’da rejim değişiklikleri bu yönelimi hızlandırmıştır ve yabancı sermayeli bankalar kültürel ve ticari bağlarının bulunduğu Uzakdoğu Asya ve Latin Amerika ülkelerinin pazarlarına girişleri ile devam etmiştir. Türkiye’de 1980’den sonra başlayan liberalleşme bankacılık sektörüne girişleri kolaylaştırmıştır. 5 Nisan 1994 krizinin ardından gelen 1997 Asya ve 1999 Rusya krizleri Türk Ekonomisi’ni etkilemiştir. Kasım 2000 Likidite ve Şubat 2001 Döviz krizleri sonrasında bankacılık sektörüne yönelik yeniden yapılandırma programı ve 2005 yılında yürürlüğe giren yeni Bankacılık Kanunu ile Türk Bankacılığı güçlenmiştir. Banka kârlılığının yüksek olması ve göreceli olarak bankaların ucuz olması yabancı sermayeli bankaları Türkiye’ye çekmiş, 2000 ile 2013 yılları arasında Türkiye’de faaliyet gösteren 18 bankanın hisselerinin bir kısmı ya da tamamı bu bankalar tarafından satın alınmıştır. Bütün ticari sektörlerde faaliyet gösteren firmaların en önemli amacı sonsuza kadar hayatta kalmak ve değerlerini arttırmaktır. Bankacılık sektörü için de bu durum geçerlidir ve değerleme kavramı bu açıdan önem kazanmaktadır. Bu tez çalışması ile Türkiye’de, 2000 ile 2007 yılları arasında yabancı sermayeli bankalara satışı gerçekleşmiş altı bankanın, özsermayeye serbest nakit akımlar (Free Cash Flows to the Equity / FCFE) yöntemi ile değerlemesi yapılmıştır. 2014 ile 2023 yılları arası bu bankaların olası değerleri hakkında bir projeksiyon sunulmuştur.