Sağlık Bilimleri Enstitüsü / Health Science Institute
Permanent URI for this collectionhttps://hdl.handle.net/11727/1393
Browse
2 results
Search Results
Item Tip 2 diyabetes mellituslu bireylerin diyetle antioksidan alımları, antioksidan kapasiteleri ve beslenme durumları arasındaki ilişkinin belirlenmesi(Başkent Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü, 2021) Karakaya, Rahime Evra; Saka, MendaneDiyabete bağlı komorbidite ve komplikasyonların gelişimde oksidatif stres maruziyeti ve antioksidan kapasitede azalma önemli bir faktördür. Bu araştırma, tip 2 diyabetli bireylerin antioksidan alımları, antioksidan kapasiteleri ve beslenme durumları arasındaki ilişkinin belirlenmesi amacıyla planlanmıştır. Çalışma Ankara Şehir Hastanesi Endokrinoloji Polikliniği’ne başvuran ve dahil edilme kriterlerine uygun 40 diyabetli ve 47 sağlıklı birey ile yürütülmüştür. Bireylere demografik özellikleri ve beslenme alışkanlıklarını içeren anket formu yüz yüze görüşme yöntemi ile uygulanmıştır. Antropometrik ölçümleri araştırmacı tarafından alınmıştır. Vücut kompozisyonu biyoelektrik impedans analizi ile belirlenmiştir. Bireylerden sabah aç karnına kan örneği alınarak rutin biyokimyasal bulguları ve antioksidan/oksidan durumun göstergesi olan dinamik tiyol disülfit dengesi (nativ tiyol, total tiyol, nativ/total tiyol, disülfit, disülfit/nativ tiyol ve disülfit/total tiyol) ile iskemi modifiye albümin (İMA) parametreleri analiz edilmiştir. Bireylerin besin tüketim durumları 3 günlük 24 saatlik besin tüketim kaydı kullanılarak değerlendirilmiştir ve diyet antioksidan kapasiteleri oksijen radikal absorbans kapasitesi (ORAC) yöntemi ile belirlenmiştir. Bireylerin antioksidan ve oksidan bileşenlere maruziyetini değerlendirmek amacıyla oksidatif denge skoru (ODS) ölçeği kullanılmıştır. Fiziksel aktivite düzeylerinin belirlenmesi için bireylere Uluslararası Fiziksel Aktivite Anketi (IPAQ) kısa formu uygulanmıştır. Diyabet grubunun yaş ortalaması 42.48±4.20 yıl ve kontrol grubunun 42.49±4.74 yıl olarak bulunmuştur (p>0.05). Diyabetli grubun nativ tiyol (459.95 [57.05] μmol/L), total tiyol (510.80 [65.88] μmol/L), disülfit (24.22±4.01 μmol/L), disülfit/nativ tiyol (%5.26 [0.85]), disülfit/total tiyol (%4.76 [0.68]), nativ/total tiyol (%90.48 [1.38]) ve İMA (0.72 [026] ABSU) değerleri ile kontrol grubunun nativ tiyol (459.10 [95.90] μmol/L), total tiyol (506.70 [111.50] μmol/L), disülfit (23.35±4.10 μmol/L), disülfit/nativ tiyol (%5.39 [1.04]), disülfit/total tiyol (%4.87 [0.84]), nativ/total tiyol (%90.27 [1.69]) ve İMA (0.80 [0.51] ABSU) değerleri arasında anlamlı bir fark bulunmamıştır (p>0.05). Diyabetli grubun diyet ORAC değeri 4115.83 [5190.44] μmol ve kontrol grubunun 3267.70 [5755.65] μmol olarak belirlenmiş ve gruplar arasında anlamlı bir fark saptanmamıştır (p>0.05). Diyabetli grubun tiyol disülfit dengesi ve İMA değeri ile diyet antioksidan kapasitesi (ORAC) arasında anlamlı bir ilişki bulunmamıştır (p>0.05). Kontrol grubundaki kadınlarda tiyol disülfit dengesi ile diyet ORAC arasında ilişki bulunmazken, İMA ile diyet ORAC arasında anlamlı negatif (r=-0.479, p<0.01) ilişki saptanmıştır. Sonuç olarak, diyabet ve kontrol grubunun diyetle antioksidan alımları benzerdir ve gruplar arasında anlamlı fark bulunmamıştır. Diyabet ve kontrol grubunun antioksidan kapasitelerinin benzer olduğu gözlenmiştir. Diyabetli ve sağlıklı bireylerin antioksidan içeriği yüksek besinleri diyetle yeterli miktarda tüketmeleri önem taşımaktadır. Diyabetli grupta diyetle antioksidan alımı ve antioksidan kapasite arasında anlamlı ilişki bulunmamıştır. Diyabetli bireylerde diyet ORAC ile dinamik tiyol disülfit dengesi ve İMA arasındaki ilişki hakkında net sonuç elde etmek için daha fazla çalışma yapılması gerekmektedir. Oxidative stress exposure and decreased antioxidant capacity are important factors in the development of diabetes-related comorbidities and complications. This research was planned to determine the relationship between antioxidant intake, antioxidant capacity and nutritional status of individuals with type 2 diabetes. The study was carried out with 40 diabetic and 47 healthy individuals who applied to Ankara City Hospital Endocrinology Outpatient Clinic and met the inclusion criteria. A questionnaire including demographic characteristics and eating habits was applied to the individuals by face-to-face interview method. Anthropometric measurements were taken by the researcher. Body composition was determined by bioelectrical impedance analysis. Routine biochemical findings and dynamic thiol disulfide homeostasis (native thiol, total thiol, native/total thiol, disulfide, disulfide/native thiol and disulfide/total thiol) which reflects antioxidant/oxidant status and ischemia modified albumin (IMA) parameters were analysed by taking blood samples from individuals in the morning on an empty stomach. Dietary assessment were made by 3 day 24-h dietary recall and dietary antioxidant capacities were determined by the oxygen radical absorbance capacity (ORAC) method. Oxidative balance score (OBS) scale was used to evaluate the exposure of individuals to antioxidant and oxidant components. International physical activity questionnaire (IPAQ) short form was applied to individuals to determine their physical activity levels. The mean age of the diabetic group was 42.48±4.20 years and the control group was 42.49±4.74 years (p>0.05). It was determined that the body mass index (BMI) values of the diabetes and control groups were similar (p>0.05). There was no significant difference between diabetic group’s native thiol (459.95 [57.05] μmol/L), total thiol (510.80 [65.88] μmol/L), disulfide (24.22±4.01 μmol/L), disulfide/native thiol (%5.26 [0.85]), disulfide/total thiol (%4.76 [0.68]), native/total thiol (%90.48 [1.38]) and IMA (0.72 [026] ABSU) values and control group’s native thiol (459.10 [95.90] μmol/L), total thiol (506.70 [111.50] μmol/L), disulfide (23.35±4.10 μmol/L), disulfide/native thiol ((%5.39 [1.04]), disulfide/total thiol (%4.87 [0.84]), native/total thiol (%90.27 [1.69]) and IMA (0.80 [0.51] ABSU) values (p>0.05). The dietary ORAC value of the diabetic group was 4115.83 [5190.44] μmol and the control group was 3267.70 [5755.65] μmol, and no significant difference was found between the groups (p>0.05). There was no significant relationship between thiol disulfide homeostasis and IMA value and dietary antioxidant capacity (ORAC) in the diabetic group (p>0.05). While no correlation was found between thiol disulfide homeostasis and dietary ORAC in women in the control group, a significant negative relationship was found between IMA and dietary ORAC (r=-0.479, p<0.01). As a result, dietary antioxidant intake of diabetic and control group were similar and no significant difference was found between the groups. It was observed that antioxidant capacities of diabetes and control groups were similar. It is important that individuals with diabetes and healthy people consume adequate amount of foods with high antioxidant content. There was no significant relationship between dietary antioxidant intake and antioxidant capacity in diabetic group. More studies are needed to obtain clear conclusions about the relationship between dietary ORAC and dynamic thiol disulfide homeostasis and IMA in diabetic individuals.Item Tip 2 diyabetli bireylerde diyetle iyot alımı, üriner iyot atımı ve tiroid fonksiyonları arasındaki ilişkinin belirlenmesi(Başkent Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü, 2017) Karakaya, Rahime Evra; Saka, MendaneBu araştırma Tip 2 diyabetli (T2DM) bireylerde diyetle iyot alımı, üriner iyot atımı ve tiroid fonksiyonları arasındaki ilişkinin belirlenmesi amacıyla planlanmıştır. Çalışma, Mart-Haziran 2017 tarihleri arasında Ankara Atatürk Hastanesi Balgat Endotem Semt Polikliniği’ne başvuran 18-64 yaş arası 49 T2DM’li ve 49 sağlıklı birey üzerinde yürütülmüştür. Bireylere demografik özellikleri, hastalık bilgileri, beslenme alışkanlıkları ve fiziksel aktivite durumlarına ilişkin bilgilerin yer aldığı anket formu uygulanmıştır. Bireylerin beslenme durumu bir günlük 24 saatlik besin tüketim kaydı ve iyottan zengin besinleri içeren besin tüketim sıklığı formu ile belirlenmiştir. Bireylerin antropometrik ölçümleri alınmış, vücut kompoziyonu ölçülmüş ve biyokimyasal parametreleri değerlendirilmiştir. Çalışmaya katılan T2DM’li bireylerin yaş ortanca değeri 56.0 [53.0-61.0] yıl, kontrol grubunun ise 50.0 [49.0-55.0] yıl’dır. T2DM’li bireylerden 21 kişi (%42.9) erkek, 28 kişi (%57.1) kadın, kontrol grubundan ise 18 kişi (%36.7) erkek, 31 kişi (%63.3) kadındır. Diyabetli bireylerin %95.9’u, kontrol grubundaki bireylerin ise %98.0’ı iyotlu tuz kullanmaktadır. Gruplar arasında TSH, T3, T4, Anti-Tg ve Anti TPO değerleri açısından anlamlı fark saptanmamıştır (p>0.05). Diyabetli bireylerin 24 saatlik besin tüketim kaydına göre iyot alımı (94.8 [76.0-112.0] μg) kontrol grubuna (137.1 [123.1-165.4] μg) göre anlamlı düzeyde daha düşüktür (p<0.05). Benzer şekilde diyabetli gruptaki bireylerin iyottan zengin besinlerin tüketim sıklığına göre aldığı iyot miktarı (93.1 [84.4-113.9] μg) kontrol grubundaki bireylere (140.2 [125.1-166.1] μg) göre anlamlı düzeyde daha düşük bulunmuştur (p<0.05). Diyabetli grubun günlük iyotlu tuz tüketimi (5.75±2.12 g), kontrol grubundaki bireylere (8.02±2.76 g) göre anlamlı düzeyde daha düşüktür (p<0.05). Bireylerin üriner iyot atımı değerleri incelendiğinde diyabetli grubun üriner iyot atımı ortanca değeri 49.6 [36.3-57.0] μg/L, kontrol grubunun ise 91.5 [76.1-121.2] μg/L olarak belirlenmiştir ve gruplar arasında anlamlı bir fark bulunmuştur (p<0.05). Diyabetli bireylerin % 49.0’ında, orta derecede iyot yetersizliği saptanırken kontrol grubunda orta derece iyot yetersizliği olan birey bulunmamaktadır. Diyabetli bireylerin %38.8’inde, kontrol grubunun ise %55.1’inde hafif derecede iyot yetersizliği saptanmıştır ve aralarında anlamlı bir fark bulunmuştur (p<0.05). Gruplar arasında üriner iyot atımı ile tiroid fonksiyon testlerinden plazma T3, T4, TSH, Anti TPO ve Anti Tg düzeyleri arasında anlamlı ilişki bulunmamıştır (p>0.05). Diyabetli grup (r=0.505, p=0.000) ve kontrol grubunun (r=0.458, p=0.001) üriner iyot atımı ile 24 saatlik besin tüketim kaydına göre alınan iyot miktarı arasında pozitif ilişki tespit edilmiştir. Diyabetli bireylerin (r=0.458, p=0.001) ve kontrol grubunun (r=0.522, p=0.000) iyottan zengin besin tüketim sıklığına göre alınan iyot miktarı ile üriner iyot atımı arasında pozitif ilişki bulunmuştur. Diyabetli bireylerin üriner iyot atımı ile günlük su tüketim miktarı arasında pozitif ilişki saptanmıştır (r=0.336, p=0.018). Diyabetli grup (r=0.758, p=0.000) ve kontrol grubunun (r=0.374, p=0.008) üriner iyot atımı ile 24 saatlik besin tüketim kaydına göre tüketilen iyotlu tuz miktarı arasında pozitif ilişki bulunmuştur. Her iki grupta da iyot yetersizliği gözlenmiş ancak diyabetli grubun diyetle iyot alımı ve üriner iyot atımının kontrol grubuna göre anlamlı derecede düşük olduğu belirlenmiştir. Bu nedenle diyabetli bireylerin beslenme tedavisi planlanırken iyot yetersizliği riskinin de göz önünde bulundurulmasının hastaların yaşam kalitesinin artırılması açısından gerekli olduğu düşünülmektedir. This study was conducted to determine the relationship between dietary iodine intake, urinary iodine excretion and thyroid functions in people with type 2 diabetes mellitus (T2DM). The study was planned on 49 people with T2DM and 49 heathy people aged 18-64 years at Ankara Atatürk Eğitim ve Araştırma Hospital Balgat Endotem District Polyclinic on between March-June 2017. A questionnaire was applied to patients including demografic characteristics, information about disease, nutritional behaviour and physical activity status. The nutritional status of the patients was determined by a one day 24-h dietary recall and food-frequency questionnaire rich in iodine. Anthropometric measurements, body composition and some biochemical parameters of the patients were also determined. The median age of the T2DM patients was 56.0 [53.0-61.0] years and median age of people in control group was 50.0 [49.0-55.0] years. It was determined that 21 people (%42.9) from T2DM patients were male and 28 people (%57.1) were female and from control group 18 people (%36.7) were male, 31 people (%63.3) were female. According to findings %95.9 of diabetes patients, %98.0 of people in control group used iodised salt. There was no significant difference in terms of plasma TSH, T3, T4, TgAb, and TPOAb values between groups (p>0.05). Iodine intake according to one day 24-h dietary recall in T2DM patients (94.8 [76.0-112.0] μg) was significantly lower than people in control group (137.1 [123.1-165.4] μg) (p<0.05). Similarly, it was determined that iodine intake according to food-frequency questionnaire rich in iodine in T2DM patients (93.1 [84.4-113.9] μg) was significantly lower than people in control group (140.2 [125.1-166.1] μg) (p<0.05). It was stated that iodised salt consumption in T2DM patients (5.75±2.12 g) was significantly lower than people in control group (8.02±2.76 g) (p<0.05). When the urinary iodine excretion was examined urinary iodine excretion in people with T2DM was 49.6 [36.3-57.0] μg/L and in control group it was 91.5 [76.1-121.2] μg/L, a significant difference was determined between groups (p<0.05). According to these results, in people with diabetes %49.0 of them had moderate iodine deficiency while in control group there was no one with moderate iodine deficiency. In people with diabetes %38.8 of them and in control group %55.1 of them had mild iodine deficiency and there was a significant difference bewteen groups (p<0.05). There wasn’t a significant relationship in terms of urinary iodine excretion and thyroid function tests such as plasma T3, T4, TSH, TgAb, TPOAb between groups (p>0.05). A positive relationship was observed in diabetes (r=0.505, p=0.000) and control group (r=0.466, p=0.001) between urinary iodine excretion and iodine intake according to one day 24-h dietary recall. Similarly a positive relationship was determined in diabetes (r=0.458, p=0.001) and control group (r=0.522, p=0.000) between urinary iodine excretion and iodine intake according to food-frequency questionnaire rich in iodine. There was a positive relationship between urinary iodine excretion in T2DM patients and daily water consumption amount (r=0.336, p=0.018). A positive relationship was observed urinary iodine excretion and iodised salt consumption amount according to 24-h dietary recall in diabetes group (r=0.758, p=0.000) and control group (r=0.374, p=0.008). Iodine deficiency was observed in both groups and yet urinary iodine excretion in diabetes group was significantly lower than control group. It is for this reason, while planning T2DM patients’ diet, considering iodine deficiency risk for T2DM patients is thought to be essential in order to improve patients’ life quality.