Enstitüler / Institutes
Permanent URI for this communityhttps://hdl.handle.net/11727/1390
Browse
4 results
Search Results
Item Anne ve kızlarında besin okuryazarlığı, yeme farkındalığı ve beslenme durumu arasındaki ilişkinin değerlendirilmesi(Başkent Üniversitesi Sağlık Bİlimleri Enstitüsü, 2022) Bor, Hakan; Saka, MendaneAnne ve kızlarında sosyal ortamlarının, kültürel ve eğitim düzeylerinin farklılık göstermesiyle beraber ortaya çıkan besin okuryazarlığı ve yeme farkındalığı düzeylerindeki farklılıklar beslenme durumunu etkileyebilmektedir. Bu çalışma anne ve kızlarında besin okuryazarlığı, yeme farkındalığı ve beslenme durumu arasındaki ilişkiyi değerlendirmek amacıyla planlanmış ve yürütülmüştür. Bu çalışmanın diğer bir amacı da Algılanan Besin Okuryazarlığı (ABO) Ölçeği’nin geçerlilik ve güvenirliğinin yapılmasıdır. Çalışma Şubat-Ekim 2021 tarihleri arasında Gümüşhane Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi’nde eğitim gören 128 kız öğrenci ve 128 kız öğrenci annesinin oluşturduğu rastgele seçilmiş toplam 256 gönüllü anne-kız üzerinde yürütülmüştür. Gönüllülere demografik bilgiler anketi, Türkçe ’ye uyarlanan Algılanan Besin Okuryazarlığı Ölçeği (ABO), Yeme Farkındalığı Ölçeği-30 (YFÖ-30), besin tüketim sıklığı anketi, antropometrik ölçümler formu, Uluslararası Fiziksel Aktivite Anketi-Kısa Form (IPAQ) ve fiziksel aktivite saptama formu online olarak uygulanmıştır. Katılımcıların antropometrik ölçümleri beyana dayalı olarak alınmıştır. Ayrıca araştırmacı tarafından anket formlarının nasıl doldurulacağı konusunda öğrencilere eğitim verilmiş ve annelerine ait anketleri, annelerine uygulamaları istenmiştir. Annelerin yaş ortalaması 47.72±5.56 yıl, kızların yaş ortalaması ise 21.82±1.34 yıldır (p<0.05). Annelerin kızlara göre besin okuryazarlığı puanının daha yüksek olduğu bulunmuştur (sırasıyla; 3.65±0.40, 3.50±0.42) (p<0.05). Anne ve kızların yeme farkındalığı puanları arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark olmadığı saptanmıştır (sırasıyla; 3.47±0.44, 3.50±0.40) (p>0.05). Anneler ve kızlar IPAQ ölçeğine göre sırasıyla %49.2 ve % 54.7 ile minimum aktif grubunda yer almıştır (p>0.05). Anne ve kızların besin okuryazarlığı puanlarıyla vücut ağırlığı ve BKİ arasında negatif yönde bir ilişki olduğu saptanmıştır (p>0.05). Anne ve kızların yeme farkındalığı puanlarıyla vücut ağırlığı ve Beden Kütle İndeksi (BKİ) arasında negatif yönde anlamlı bir ilişki olduğu saptanmıştır (p<0.05). Annelerin besin okuryazarlığı puanıyla enerji (kkal), karbonhidrat (g), protein (g) ve Doymuş Yağ Asitleri (DYA) (g) alımları arasında negatif yönde anlamlı bir ilişki olduğu belirlenirken, kızların besin okuryazarlığı puanıyla enerji (kkal), karbonhidrat (g), yağ (g), Çoklu Doymamış Yağ Asitleri (ÇDYA) (g), omega 6 (g) ve omega 6/omega 3 oranı arasında negatif yönde anlamlı, protein (%), omega 3 (g) alımları arasında pozitif yönde anlamlı bir ilişki olduğu tespit edilmiştir (p<0.05). Annelerin yeme farkındalığı puanıyla enerji (kkal), protein (g), DYA (g), Tekli Doymamış Yağ Asitleri (TDYA) (g) ve kolesterol (mg) alımları arasında negatif yönde anlamlı bir ilişki olduğu belirlenirken, kızların yeme farkındalığı puanıyla enerji (kkal), karbonhidrat (g), protein (g), yağ (g), DYA (g), ÇDYA (g) ve omega 6 (g) yağ asitleri alımları arasında negatif yönde, protein (%) alımları arasında pozitif yönde anlamlı bir ilişki olduğu saptanmıştır (p<0.05). Sonuç olarak, annelerin kızlara göre besin okuryazarlığı puanlarının geleneksel yemek hazırlama becerilerine daha fazla sahip olduklarından ötürü daha yüksek çıktığı ve bu farkın hem düşük fiziksel aktivite düzeyi hem de kültürel yanlış beslenme alışkanlıklarından dolayı BKİ değerlerine olumlu yansımadığı düşünülmektedir. Anne ve kızlarında besin okuryazarlığı, yeme farkındalığı ve beslenme durumu arasındaki ilişkinin daha iyi anlaşılması için daha geniş kapsamlı çalışmalar yapılması gerekmektedir. Differences in food literacy and mindful eating levels, which occur with the differences in social environments, cultural and educational levels, can affect their nutritional status in mothers and daughters. This study was planned and conducted to evaluate the relationship between food literacy, eating awareness and nutritional status in mothers and daughters. Another purpose of this study is to establish the validity and reliability of the Self Perceived Food Literacy (SPFL) Scale. The study was carried out on 256 volunteer mother-daughter, consisting of 128 female students and 128 female student mothers studying at Gümüşhane University Faculty of Health Sciences between February and October 2021. Demographic information questionnaire, Self Perceived Food Literacy Scale adapted into Turkish (SPFL), Mindful Eating Questionnare-30 (MEQ-30), food consumption frequency questionnaire, anthropometric measurements form, International Physical Activity Questionnaire-Short Form (IPAQ) and physical activity determination form were applied to the volunteers online. The anthropometric measurements of the participants were taken based on their statement. Also the students were trained by the researcher on how to fill in the questionnaires and they were asked to apply their mothers’ questionnaires to their mothers. The mean age of the mothers is 47.72±5.56 years, and the mean age of the girls is 21.82±1.34 years (p<0.05). It was found that the mothers' food literacy scores were higher than the girls (respectively; 3.65±0.40, 3.50±0.42) (p<0.05). There was no statistically significant difference between the mothers' and daughters' mindful eating scores (respectively; 3.47±0.44, 3.50±0.40) (p>0.05). According to the IPAQ scale, mothers and daughters were in the minimum active group with respectively 49.2% and 54.7% (p>0.05).It was determined that there was a negative relationship between food literacy scores of mothers and daughters and body weight and Body Mass Index (BMI) (p>0.05). It was determined that there was a negative significant relationship between mindful eating scores of mothers and daughters and body weight and BMI (p<0.05). While it was determined that there was a negative significant relationship between mothers' food literacy score and energy (kcal), carbohydrate (g), protein (g), Saturated Fatty Acids (SFA) (g) intakes, it was determined that there was a negative significant relationship between girls' food literacy score and energy (kcal), carbohydrate (g), fat (g), Polyunsaturated Fatty Acids (PUFA) (g), omega 6 (g) intakes and omega 6/omega 3 ratio and a positive significant relationship between girls' food literacy score and protein (%), omega 3 (g) intakes (p<0.05). While it was determined that there was a negative significant relationship between mothers' mindful eating score and energy (kcal), protein (g), SFA (g), Monounsaturated Fatty Acids (MUFA) (g) and cholesterol (mg) intakes, it was determined that there was a negative significant relationship between girls' mindful eating score and energy (kcal), carbohydrate (g), protein (g), fat (g), SFA (g), PUFA (g) and omega 6 fatty acids (g) intakes and a positive significant relationship between girls' mindful eating score and protein (%) intakes (p<0.05). As a result, it is thought that the food literacy scores of the mothers are higher than the girls because they have more traditional food preparation skills and this difference is not positively reflected in BMI values due to both low physical activity level and culturally wrong eating habits. More comprehensive studies should be done to understand better the relationship between food literacy, mindful eating and nutritional status in mothers and daughters.Item Tip 2 diyabetli bireylerin beslenme durumu, yeme bağımlılığı ve farkındalığının değerlendirilmesi(Başkent Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü, 2021) Baran, Özlem; Türker, Perim F.Bu çalışma, Tip 2 diyabetli bireylerin yaşam tarzı ve beslenme alışkanlıklarını, beslenme durumlarını değerlendirerek, yeme bağımlılığı ve farkındalığı ile ilişkilerini saptamak amacıyla yapılmıştır. Başkent Üniversitesi Ankara Hastanesi Endokrinoloji Bölümü’ne başvuran, 18-65 yaş arası, Tip 2 diyabeti olan ve olmayan 64'er kişi dahil edilmiştir. Katılımcıların demografik özelliklerini, yaşam tarzı alışkanlıklarını, beslenme alışkanlıklarını ve hastalık bilgilerini belirlemek amacıyla bir anket formu uygulanmıştır. Günlük enerji ve besin ögeleri alımlarını tespit etmek amacıyla 3 günlük besin tüketim kaydı formu kullanılmıştır. Katılımcıların yeme bağımlılığı durumu “Yale Yeme Bağımlılığı Ölçeği”, yeme farkındalığı ise “Yeme Farkındalığı Ölçeği” ile belirlenmiştir. Çalışmaya dahil edilen bireylerin vücut kompozisyonları ölçülmüştür ve biyokimyasal bulguları hasta dosyalarından alınarak kaydedilmiştir. Katılımcıların 92'si kadın ve 36'sı erkektir. Bireylerin yaş ortalaması 47.23±9.95 yıldır. Tip 2 diyabeti olan kadınların BKİ ortalaması 30.5±5.46 kg/m2, Tip 2 diyabeti olmayan kadınların ise 30.1±5.1 kg/m2 olarak belirlenmiştir (p>0.05). Tip 2 diyabeti olan erkeklerin BKİ ortalaması 29.97±5.6 kg/m2, Tip 2 diyabeti olmayan erkeklerin ise 34.3±2.6 kg/m2'dir (p<0.05). Tip 2 diyabeti olan kadınların günlük aldıkları ortalama enerji 1241±309.71 kkal/gün, Tip 2 diyabeti olmayan kadınların ise 1219.5±217 kkal/gün'dür (p<0.05). Tip 2 diyabeti olan erkeklerin günlük aldıkları ortalama enerji 1552.5±480.1 kkal/gün, Tip 2 diyabeti olmayan erkeklerin ise 1741.3±234.9 kkal/gün'dür (p>0.05). Cinsiyetlere göre gruplar arası günlük enerjinin karbonhidrat, protein ve yağdan gelen yüzde değerleri açısından istatistiksel olarak anlamlı fark bulunmamıştır (p>0.05). Tip 2 diyabeti olanların %39.1’inde yeme bağımlılığı bulunurken, %60.9’unda ise yeme bağımlılığı olmadığı tespit edilmiştir. Tip 2 diyabeti olmayanların %29.7’sinde yeme bağımlılığı bulunurken, %70.3’ünde ise yeme bağımlılığı olmadığı belirlenmiştir (p>0.05). Tip 2 diyabeti ve yeme bağımlılığı olanların günlük ortalama enerji alımları 1585.36±512.24 kkal/gün, Tip 2 diyabeti olmayan ve yeme bağımlılığı olanların ise 1239.92±244.31 kkal/gün'dür (p<0.05). Tip diyabeti ve yeme bağımlılığı olanların ortalama BKİ değeri 31.50±615 kg/m2, Tip 2 diyabeti olmayan ve yeme bağımlılığı olanların ise 32.69±5.78 kg/m2'dir (p>0.05). Tip 2 diyabeti olan bireylerin YFÖ-30 skor ortalaması 3.50±0.49, Tip 2 diyabeti olmayan bireylerin ise YFÖ- 30 skor ortalaması 3.56±0.52 olarak tespit edilmiştir (p>0.05). Tip 2 diyabeti olan ve olmayan bireylere göre YFÖ-30 alt faktör skorlarına bakıldığında “duygusal yeme”, “odaklanma” ve “yeme disiplini” arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark olduğu tespit edilmiştir (p<0.05). Sonuç olarak Tip 2 diyabeti olan ve olmayan bireyler arasında yeme bağımlılığı ve YFÖ-30 skor ortalaması açısından istatistiksel olarak anlamlı bir fark saptanmamıştır (p>0.05). This study was conducted to evaluate the lifestyle, nutritional habits, and nutritional status of individuals with Type 2 diabetes and to determine the relationships of these variables with food addiction and eating awareness. The study consisted of 18-65-year-old individuals with and without Type 2 diabetes, 64 in each group, who presented to Başkent University Ankara Hospital Endocrinology Department. A questionnaire was administered to determine the participants’ demographic characteristics, lifestyle habits, nutritional habits, and disease status. A 3-day food consumption form was used to determine their daily energy and nutrient intake. The food addiction status of the participants was determined using the "Yale Food Addiction Scale" (YFAS), and their eating awareness was determined with the "Eating Awareness Scale" (EAS). The body compositions of the individuals included in the study were measured, and their biochemical findings were obtained from the patient files. Of the participants, 92 were female, and 36 were male. The mean age of the individuals was 47.23 ± 9.95 years. The mean BMI of female individuals with Type 2 diabetes was 30.5 ± 5.46 kg / m2, and it was 30.1 ± 5.1 kg / m2 in females with no Type 2 diabetes (p> 0.05). The mean BMI of male individuals with Type 2 diabetes was 29.97 ± 5.6 kg / m2, and it was 34.3 ± 2.6 kg / m2 in males without Type 2 diabetes (p< 0.05). The mean daily energy intake of women with Type 2 diabetes was 1241±309.71 kcal/day, and it was 1219.5±217 kcal/day in women without Type 2 diabetes (p<0.05). The mean daily energy intake of men with Type 2 diabetes was 1552.5±480.1 kcal/day, and it was 1741.3±234.9 kcal/day in men without Type 2 diabetes (p>0.05). There was no statistically significant gender-based difference between the groups in terms of percentage values of daily energy from carbohydrates, protein, and fat (p>0.05). Of the participants with Type 2 diabetes, 39.1% had a food addiction, but 60.9% did not have it. While 29.7% of those without Type 2 diabetes had a food addiction, 70.3% did not have the addiction (p>0.05). The mean daily energy intake of those with Type 2 diabetes and food addiction was 1585.36±512.24 kcal/day, while this value was 1239.92±244.31 kcal/day in those who did not have Type 2 diabetes but had food addiction (p<0.05). The mean BMI value of those with Type 2 diabetes and food addiction was 31.50±615 kg/m2, and it was 32.69±5.78 kg/m2 in those who did not have Type 2 diabetes but had food addiction (p>0.05). The mean score of individuals with Type 2 diabetes from the EAS-30 was 3.50±0.49, and the mean score of those without Type 2 diabetes from this scale was 3.56±0.52 (p>0.05). A statistically significant difference was found between the scores of individuals with and without Type 2 diabetes from the “emotional eating”, “focused eating”, and “eating control” sub-dimensions of the YFS-30 (p<0.05). In conclusion, no statistically significant difference was found between individuals with and without Type 2 diabetes in terms of food addiction and the mean scores obtained from the YFS-30 (p>0.05).Item Osmaniye korkut ata üniversitesi sağlık yüksekokulu öğrencilerinin yeme farkındalığı durumlarının değerlendirilmesi(Başkent Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü, 2020) Karataş, Yahya Faruk; Müftüoğlu, SelenBu çalışma; Osmaniye Korkut Ata Üniversitesi Sağlık Yüksekokulu’nda 2018-2019 Eğitim Öğretim Yılı’nda öğrenimine devam eden öğrencilerden çalışmaya katılmaya gönüllü olan 219’u kadın, 57’si erkek olmak üzere 276 öğrenci üzerinde yürütülmüştür. Bireylerin demografik özelliklerini, sağlık durumlarını, genel alışkanlıklarını ve beslenme bilgilerini sorgulamak amacıyla 30 soruluk bir anket formu ile öğrencilerin yeme farkındalığı durumlarını tespit etmek için Yeme Farkındalığı Ölçeği (YFÖ-30) araştırmacı tarafından uygulanmıştır. Yeme Farkındalığı Ölçeği (YFÖ-30), bireylerin günlük yaşamda yeme farkındalığı düzeyini ölçen bir ankettir. Ölçek puanı arttıkça bireylerin yeme farkındalığı düzeylerinin da artış göstermesi beklenmektedir. Çalışmaya katılan öğrencilerin yaş ortalaması 20.32±2.22 yıl olup; %62’si hemşirelik, %38.0’ı ise beslenme ve diyetetik bölümü öğrencisidir. Öğrencilerin Yeme Farkındalığı Ölçeği puan ortalamalarının beslenme ve diyetetik bölümü öğrencilerinde 100.42±12.00 puan, hemşirelik bölümü öğrencilerinde ise 95.39±11.82 puan olduğu saptanmış ve aradaki bu fark istatiksel açıdan anlamlı bulunmuştur (p<0.05). Öğrencilerin %23.9’u annesinin, %16.6’sı babasının, %7.6’sı kardeşinin ve %45.6’sı ikinci dereceden akrabalarından birinin obez olduğunu belirtirken, yalnızca babası obez olan katılımcıların yeme farkındalığının daha düşük olduğu saptanmıştır (p<0.05). Öğrencilerin %16.7’si kronik bir hastalığa sahiptir ve kronik hastalığı olanların Yeme Farkındalığı Ölçeği’nden aldıkları puanların daha yüksek olduğu saptanmıştır (p<0.05). Öğrencilerin besin seçimleri ile Yeme Farkındalığı Ölçeği puan ortalamaları arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark saptanırken (p<0.05), özellikle vegan olan ve kırmızı et tüketmediğini söyleyenlerin farkındalık puanlarının diğer kategorilere göre daha düşük olduğu görülmüştür. Öğrencilerin %79.7’sinin öğün atladığı ve en sık kahvaltı (%19.7) ana öğününü atladıkları belirlenmiştir. Çalışmada öğün atlamayanların Yeme Farkındalığı Ölçeği puan ortalamalarının, atlayanlara göre daha yüksek olduğu tespit edilmiştir (p<0.05). Öğrencilerin %23.2’sinin hızlı, %53.3’ünün ise normal hızda yemek yediği belirlenmiş; yeme hızı ile Yeme Farkındalığı Ölçeği puan ortalamaları arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark saptanmıştır (p<0.05). Yavaş yeme hızına sahip olanların Yeme Farkındalığı Ölçeği puan ortalamasının diğer kategorilere göre daha yüksek olduğu gözlenmiştir. Duygusal yeme durumlarına göre üzüntülü/yorgun hisseden öğrencilerin %47.1’inin daha az yediği, %24.6’sının ise daha çok ve sık yediği belirlenirken, cinsiyet ile duygu durumuna göre yeme davranışları arasındaki farklar istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p<0.05). Üzüntülü/Yorgun ruh halinde yeme davranışı ile Yeme Farkındalığı Ölçeği puan ortalamaları arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark tespit edilmiş (p<0.05), en düşük puan ortalamasının üzüntülü/yorgunken her zamankinden çok ve sık yiyenlerde olduğu gözlenmiştir. Sonuç olarak bu çalışma, Osmaniye Korkut Ata Üniversitesi Sağlık Yüksekokulu öğrencilerinin yeme farkındalığı durumlarının saptanması amacıyla yapılmış olup, bu popülasyon için geliştirilecek sağlıklı beslenme stratejilerine katkı sağlayacaktır. Elde edilen veriler yeni çalışmalar ile desteklenmelidir. This study was conducted on 276 students, 219 of whom were women and 57 were men, who volunteered to participate in the study at the 2018-2019 Academic Year at Osmaniye Korkut Ata University School of Health. The questionnaire with 30 questions was applied in order to question the demographic characteristics, health information, habits and nutritional information and Mindful Eating Questionnaire (YFÖ-30) was used to determine the mindful eating status of the students by the researcher. Mindful Eating Questionnaire (YFÖ-30) is a scale that measures the eating awareness level of individuals in daily life. As the questionnaire score increases, it is expected that the mindful eating levels of the individuals will increase. The mean age of the students is 20.32 ± 2.22 years and 62% of individuals are nursing students, 38.0% are nutrition and dietetics students. The mean mindful eating questionnaire score of the students participating in the study is 97.30 ± 12.07. It was determined that the mean scores of mindful eating questionnaire were 100.42 ± 12.00 in the nutrition and dietetics students, and 95.39 ± 11.82 in the nursing students, and this difference was found statistically significant (p <0.05). While 23.9% of the students stated that their mother, 16.6% of their father, 7.6% of their siblings and 45.6% of their second degree relatives were obese, only the students whose fathers were obese had lower mindful eating status (p<0.05). 16.7% of the students have a chronic disease and those who have chronic disease were found to have higher scores on the mindful eating questionnaire (p <0.05). While there was a statistically significant difference between the food choices of students and the mean scores of the mindful eating questionnaire (p <0.05), it was observed that especially mindful eating questionnaire scores of those who are vegan and say that they do not consume red meat are lower than other categories. It was determined that 79.7% of students skip meals and the they skip breakfast (19.7%) among main meals most frequently. In the study, the mean scores of the mindful eating questionnaire for those who don’t skip meals were higher than those who skip (p<0.05). It was found that 23.2% of the students eat fast and 53.3% eat at normal speed, and there was a statistically significant difference between the eating speed and the mean scores of the mindful eating questionnaire (p<0.05). It was observed that students with a slow eating rate had a higher mean score of the mindful eating questionnaire than the other categories, and the lowest mean score of the mindful eating questionnaire was among those who eat fast. Whereas it was determined that 47.1% of students eat less and 24.6% eat more and more frequently when they feel sad/tired, it was found that the differences between gender and eating behaviors were statistically significant (p <0.05). A statistically significant difference was found between the sad/tired mood eating behavior and the mean scores of the mindful eating questionnaire (p <0.05), and the lowest mean score of the mindful eating questionnaire was observed among those who eat more and more frequently when they feel sad/tired according to emotional eating situations. In conclusion, this study was planned to determine the mindful eating status of Osmaniye Korkut Ata University School of Health students and will contribute to develop healthy nutrition strategies for this population. The data obtained should be supported by new studies.Item Üniversite öğrencilerinin yeme farkındalığına göre aşırı besin isteği, iştah ve beslenme durumlarının değerlendirilmesi(Başkent Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü, 2020) İbrahimova, Afruz; Kızıltan, GülBu araştırmada üniversite öğrencilerinin yeme farkındalığına göre aşırı besin isteği, iştah ve beslenme durumlarının değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Araştırma, Mayıs – Haziran 2018 tarihleri arasında Ankara ili Başkent Üniversitesi’nde eğitim alan 180 öğrenci üzerinde yapılmış ve örneklemi sağlık alanında ve diğer alanlarda eğitim gören öğrenciler oluşturmuştur. Öğrencilerin sosyo-demografik ve sağlık bilgileri, boy uzunlukları ve vücut ağırlıkları anket formuna kaydedilmiş, iştah durumları görsel analog skalası (VAS) ile değerlendirilmiş; Yeme Farkındalığı Ölçeği (YFÖ) ve Aşırı Besin İsteği Ölçeği (ABİS) uygulanmıştır. Besin tüketimi 24 saatlik geriye dönük besin tüketim kaydı ile saptanmıştır. Araştırmaya katılan bireylerin yaş ortalaması kızlarda 20.8±1.81 yıl ve erkeklerde 21.6±1.78 yıl olarak belirlenmiştir. Bireylerin iştah puan ortalaması kızlarda 7.4, erkeklerde 7.1 olarak saptanmıştır (p>0.05). Sağlık alanında eğitim alan bireylerin ABİS puan ortalaması 46.3±39.16, sağlık dışı alanda eğitim alanların ise 159.8±37.62 iken (p<0.05), YFÖ puanları her iki eğitim alanı için sırasıyla 93.5±12.99 puan ve 94.0±13.22 puan olarak saptanmıştır (p>0.05). Bireylerin günlük ortalama enerji, yağ ve karbonhidrat alımı ile ABİS ve YFÖ ölçeklerinin puanları arasında zayıf negatif yönde istatistiksel olarak önemli bir ilişki saptanmıştır (p<0.05). İştah durumunun değişkenlerle ilişkisi incelendiğinde, enerji, protein, yağ, karbonhidrat ve mikrobesin ögelerinin (demir, kalsiyum, çinko, magnezyum, tiamin, riboflavin, niasin, B6 ve B12 vitaminleri) günlük ortalama tüketim miktarlarıyla zayıf pozitif yönde ilişkili olduğu ve istatistiksel açıdan bu ilişkinin önemli olduğu gözlemlenmiştir (p<0.05). İştah durumu yaş, fiziksel aktivite süresi, beden kütle indeksi (BKİ), alkol ve sigara tüketimi arasında istatistiksel açıdan önemli bir ilişki bulunmamıştır (p>0.05). Sonuç olarak, öğrencilerin aşırı besin isteği ve yeme farkındalığı günlük enerji, yağ ve karbonhidrat tüketimlerini etkilemektedir. İştah durumuna bağlı olarak makrobesin ve mikrobesin ögelerinin tüketimleri etkilenmektedir. Üniversite öğrencilerine yeme farkındalığının kazandırılması sağlığın korunması, vücut ağırlığının yönetilmesinde etkili olacağı düşünülmektedir. The aim of this study is the assessment of nutritional status, appetite and food craving according to mindful eating in university students. The study was conducted with 180 university students of health and other faculties in Ankara Başkent University between May-June 2018. Socio-demographic information, health status, height and weight were recorded by the form, appetite was assessed with visual analogue scale (VAS), adapted in Turkish population Mindful Eating Questionnaire (MEQ) and validated and reliability confirmed Food Craving Questionnaire (FCQ) was applied. Nutrition status was assessed using 24 hour food recall method. The average age of young females and males was 20.8±1.81 and 21.6±1.78 years respectively. The average appetite score of young females and males was 7.4 and 7.1 respectively (p>0.05). The FCQ score of students of health faculties was 46.3±39.16 points, the score of students of other faculties was 159.8±37.62 points (p<0.05). MEQ scores for both faculty students were 93.5±12.99 and 94.0±13.22 points respectively (p>0.05). Statistically significant weak negative relationship between the average daily consumption of energy, protein, fat and carbohydrate and FCQ and MEQ scores was found (p<0.05). Statistically significant weak negative relationship between average appetite score and the average daily consumption of energy, protein, fat, carbohydrate and micronutrient (iron, calcium, zinc, magnesium, thiamine, riboflavine, niacin, vitamin B6 and vitamin B12) consumption was observed (p<0.05). There was no significant relationship between appetite status and age, physical activity time, body mass index (BMI), average alcohol and tobacco consumption (p>0.05). As a result, it was concluded that food craving and mindful eating influences daily consumption of energy, fat and carbohydrates in university students. Depending on the appetite status, the consumption of macronutrients and micronutrients is changing. Acquiring mindfulness in eating would be effective in promoting health and weight management for university students.