Enstitüler / Institutes

Permanent URI for this communityhttps://hdl.handle.net/11727/1390

Browse

Search Results

Now showing 1 - 6 of 6
  • Item
    Firmaların ihracat davranışı ve karar Modeli: İş ve inşaat makinaları üzerine bir araştırma
    (Başkent Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2022) Saraçoğlu, İsmet Ayşe; Işın, Feride Bahar
    Bu tez, Ankara’daki iş ve inşaat makinaları sektöründe üretim yapan işletmelerin; ihracat davranışlarını incelemek, ihracat davranışlarına etki eden performans belirleyicilerini ortaya koymak ve Pak’ın (1991) modelinden yola çıkılarak, yeni bir ihracat karar verme modeli üzerine çalışma yapmak amacını taşır. Çalışma, firmaların başarılı ihracat karar verme sürecinde yer alan faktörlerin ampirik olarak tanımlanmasını amaçlamaktadır. Firmanın ihracat davranışına ilişkin literatür gözden geçirilmiş ve karar vericinin uluslararası oryantasyonu, Firmaların fark yaratan avantajları, iç çevre ile dış çevrenin, firmanın ihracat performansının olası faktörleri olduğu görülmüştür. Literatürde yer alan karar verme modelleri incelendiğinde ihracat kararlarının sadece firma iç ve dış çevre etmenlerine bağlı olduğu ifade edilmiş ise de bu çalışmada buna küreselleşmenin etkileri de eklenmiştir. Yapılandırılmış anket tekniği kullanılarak Ankara’daki İş ve İnşaat makinaları sektöründe imalat yapan firmalara anketler gönderilmiş ve ihracat performans iç ve dış kriterleri ile küresel riskler ve fırsatların, ihracat kararında etkili olup olmadığı analiz edilmiştir. Ankete katılan firmalar küreselleşmenin getirdiği birçok fırsat ve risklerle karşı karşıya kaldıklarını ve bu durumda farklı kararlara yöneldiklerini belirtmişlerdir. Bu çalışmada toplanan veriler çok değişkenli istatistiksel teknikler kullanılarak istatistiksel analize tabi tutulmuştur. Elde edilen verileri analiz etmek ve hipotezleri test etmek için SPSS ve AMOS paket programları kullanılmıştır. Araştırma sonucunda küresel fırsatların ve risklerin, firmaların ihracat davranış ve kararlarını etkilediği ve bu süreçte çok önemli bir rol oynadığı görülmüştür. In this thesis, it is aimed to examine export behaviour and reveal the performance determinants that affect export behaviour of the companies that produce in the construction and construction machinery sector in Ankara and to propose a new decision-making model based on Pak's Export Decision Model (1991). The study aims to empirically define the factors involved in firms' successful export decision making process. The literature on the export behaviour of the firms has been reviewed and it has been seen that the international orientation of the decision maker, the distinctive advantages of the companies, the internal and external environment are possible factors of the export performance of the firm. When the decision-making models in the literature are examined, export decisions are only dependent on the internal and external environmental factors of the firm. The effects of globalization is also involved in this study. By using the structured questionnaire technique, questionnaires were sent to the company’s manufacturing in the Construction and Construction machinery sector in Ankara and it was analysed whether the export performance internal and external criteria and global risks and opportunities were effective in the export decision. The companies participating in the survey stated that they are faced with many opportunities and risks brought by globalization, and in this case, they turn to different decisions. The data collected in this study were subjected to statistical analysis using multivariate statistical techniques. SPSS and AMOS package programs were used to analyse the obtained data and test the hypotheses. As a result of the research, it has been seen that global opportunities and risks affect the export behaviour and decisions of companies and play a very important role in this process.
  • Item
    Covid-19 ve salgın hastalıklar: Küreselleşmeye etkileri
    (Başkent Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2021) Benli, Cenk; Araz, Bahar
    Bu çalışma, geçmişten beri var olan ve mevcut zaman diliminde etkilerini sürdüren pandemi olgusunun, Dünya ekonomisi üzerinde yapmış olduğu etkileri, mevcut veri setlerini analiz ederek anlamaya ve çıkan sonuçlara göre çözüm önerilerinde bulunmaya yönelik yapılmaktadır. Çalışmanın amacı, elde edilen sonuçlara dayanarak politika yapıcılara önerilerde bulunmaktır. Çalışmada, öncelikle kavramsal çerçeve belirlenmiştir. Literatür özeti ile birlikte de küreselleşme olgusu aktarılmıştır. Çünkü COVID-19 pandemisi her şeyden önce küreselleşme kavramı üzerinde derin etkilerde bulunmuştur. Bu sayede Dünya, birlikte hareket etme gerekliliğini zorunlu olarak hayata geçirmiştir. Küreselleşme, sınırları kaldırmıştır. Aslında küreselleşme soyut bir kavramdı ve virmanlar üzerinden oluşan sermaye hareketleri olarak tanımlanıyordu. Ancak COVID-19 pandemisi bunun sadece bir para akımı değil, aynı zamanda ortak tavır alınması gereken bir Dünya tanımlanması olduğu gerçeğini zorunlu olarak ortaya koymuştur. Çalışmada, Dünya Ticaret Örgütü’nün Dünya ticaret hacmine ilişkin veri seti, kalemler bazında incelenmiştir. Sektörlere göre yıllar bazlı dış ticaret hacminin incelenmesi sonucunda, sektörlerin çoğunluğunda 2014 pik noktasından sonra 2018 yılına kadar düşüş yaşadığı gözlenmiştir. Ek olarak, 2018 yılında tüm sektörlerde hacim olarak artış görülmüştür. Ancak, 2019 yılı Dünya ticaret hacminin gerileme arz ettiği bir yıl olarak kayda geçmiştir. Bunun gerekçesi olarak da, 2018 yılının Haziran ayında başlayan ABD-Çin tarife savaşları düşünülmektedir. 2020 yılına ilişkin analizler ise, McKibbin ve Fernando’nun (2020) geçmiş SARS ve Influenza vakalarına ilişkin gözlemlerine dayanarak kurguladıkları modelin sonuçları yorumlanarak yapılmıştır. 2019 yılında düşüş trendi gösteren Dünya ekonomisinin, 17 Mart 2020 sonrası için geleceğinin ne olacağı, tahmin edilmeye çalışılmıştır. İlgili model geçmiş gözlemlere dayanan dinamik stokastik bir genel denge modelidir. Bu model COVID-19 pandemisinin, Enerji, Madencilik, Tarım (Avcılık ve Balıkçılık da dâhil), Dayanıklı Mal Üretimi, Dayanıklı Olmayan Mal Üretimi ve Hizmetler sektörlerindeki ve Dünya çapındaki etkilerini, analiz etmeyi amaçlamaktadır. Geçmiş tecrübelerden elde edilen birikimle de vaka, ölümcül vaka ve ölüm oranları tahmin edilerek modele, açıklayıcı (bağımsız) değişken olarak eklenmiştir. Bu yolla, üretim maliyeti artışları, tüketim talebindeki gerilemeler ve kamu harcamalarındaki artışın ne olacağına dair, farklı 7 senaryo kurgulanarak kestirimde bulunulmuştur. Modelin kestirimde bulunduğu bir başka kavram ise, nüfustaki ve iş gücündeki yıpranmadır. Buna göre, en yüksek iş gücü kaybının Çin’de meydana geleceği tahmin edilmektedir. McKibbin ve Fernando’nun (2020) model sonuçları en çok can kaybı veren ülkelerden birinin, ABD olacağını göstermektedir. Öz sermaye risk primindeki en yüksek artış ise Hindistan, Endonezya ve diğer petrol üreten ülkelerde gerçekleşecektir. Türkiye için, öz sermaye risk primindeki artış %1,98 olarak tespit edilmiştir. Tüm sektörlerde, %25 ila %53 oranında üretim maliyeti artışı beklenmektedir. Farklı bir bulguya burada değinmekte ise, fayda görülmektedir. Dünya Sağlık Örgütü’nden elde edilen verilere göre Çin, en çok can kaybı olan 10 ülke arasında yer almamaktadır. Tüketim talebinde gerileme ise, senaryolar içerisinde en düşük seviyede olan 7 no’lu senaryo için tahmin edilmiştir. Buna göre, en yüksek tüketim talebi gerilemesi ABD’de gerçekleşecektir. Devlet harcamalarında da artışlar beklenmektedir. Özellikle, sağlık harcamalarında artışlar öngörülmektedir. Pandemi sürecinden etkilenecek kişi sayısının en yüksek olduğu ülkeler, Çin ve Hindistan olarak belirlenmiştir. Bu çalışmada Dünya ticaret hacminin aylar bazlı gelişimi de incelenmiştir. 2020 yılı Mart ayında bir önceki aya göre yaşanan düşüşün, nisan ayında daha da ivme kazandığı gözlemlenmiştir. Dünya’yı çok derinden etkileyen bir başka pandemi, 1914-1920 yılları arasında yaşanmıştır. İspanyol gribinin etkilerini araştıran bir çalışmaya da burada yer verilmiştir. Yine bir mekânsal model aracılığıyla yapılan analizden elde edilen COVID-19 pandemisi’nin etkileriyle karşılaştırılmıştır. Ancak COVID-19 pandemisinin etkilerinin, grip salgınına benzer büyüklükleri ortaya çıkarmasının muhtemel olmadığı, çalışmada belirtilmektedir.Veba ve COVID-19 pandemisinin karşılaştırılmasına ilişkin araştırmalara da yer verilmiştir. Feodalizmin çökmesine yol açan veba salgınının benzer etkilerini COVID-19 pandemisinin gösterip gösteremeyeceği ve küresel ölçekteki güç değişikliklerine sebep olup olmayacağını, zamanın göstereceği, ancak çalışma hayatında birtakım değişimlerin gerçekleşeceği sonucuna ulaşılmıştır. Dünya GYSH’sının ciddi düşüşler yaşayacağı da bu çalışmada değerlendirilen diğer çalışmalardan çıkarılan bir sonuçtur. Ancak, tüm sektörlerin zarar edeceği sonucu kesin bir bilgi değildir. Çünkü, özellikle sağlık ve ilaç sektörleri ve de online alışveriş pazarı kriz sürecinden olumlu etkilenmiştir.This study is carried out to understand the effects of the pandemic phenomenon, which has existed since ancient times and continues its effects on the world economy, by analyzing available data sets to find solutions, according to the results. The aim of the study is, to examine and analyze data sets and to make suggestions to policy makers by evaluating the results. First, the conceptual framework was determined in the study. The phenomenon of globalization was explained with the literature summary. Because COVID-19 pandemic actually had profound effects on the concept of globalization above all else. The world has implemented the necessity of acting together, whether accepted or not. Globalization has removed borders, although this was an abstract concept and was defined as capital movements through transfers. However, COVID-19 pandemic made it clear that, this is not just a money stream, but also a necessity of defining a World, in which a common stand should be taken. In the study, the data set of the World Trade Organization on world trade volume was analyzed on the basis of items. As a result of the examination of the foreign trade volume, based on years by sectors, a decrease was observed in most of the sectors until 2018 after the peak point of 2014. In 2018, an increase in volume was observed in all sectors. However, 2019 was observed as a year in which world trade volume declined. The reason for this is thought to be the US-China tariff wars that started in June 2018. The analysis for 2020 was made by interpreting the outputs of a model that McKibbin and Fernando (2020) built, based on the observations of past SARS and Influenza cases. What is the future of the world economy, which has a downward trend in 2019, after March 17, 2020? It was tried to be understood through a model which was a dynamic stochastic general equilibrium model, based on past observations. The model aimed to analyze, the effects of COVID-19 pandemic in the Energy, Mining, Agriculture (including Hunting and Fishing), Durable Goods Production, Non-Durable Goods Production and Services sectors and Worldwide. Based on the accumulation of past experiences, cases and fatal cases, death rates were estimated and added to the model as an explanatory (independent) variable. In this way, we have predicted 7 different scenarios about the increase in production costs, declines in consumption demand, and what the increase in public expenditures will be. Another concept that the model predicts is, the depreciation of the population and the workforce. Accordingly, it is estimated that the highest loss of workforce will occur in China. Model results of McKibbin and Fernando (2020) show that one of the countries with the most casualties will be the USA. The highest increase in equity risk premium will be in India, Indonesia and Other Oil Producing Countries. The increase in the equity risk premium for Turkey was found to be 1.98%. Production cost increases of 25% to 53% are expected in all sectors. It is worth mentioning a strange finding here. China is not among the 10 countries with the most casualties predicted from the World Health Organization. Decline in consumption demand is estimated for the lowest scenario, out of the seven scenarios. Accordingly, the highest decline in consumption demand will occur in the USA. Increases in government spending are also expected. Increases are foreseen, especially due to health expenditures. The countries with the highest number of people to be affected by the pandemic process are determined as China and India. In this study, the development of the World Trade Volume based on months is also avalaiable. It was observed that the decrease experienced in March 2020 compared to the previous month, gained more momentum in April. Another pandemic that deeply affected the World occurred between 1914-1920. A study, investigating the effects of Spanish Flu is also included in this study. Again, it has been compared with the effects of COVID-19 pandemic, obtained from an analysis made through a spatial model. However, it is stated, that the effects of COVID-19 pandemic are unlikely to cause magnitudes, similar to the flu epidemic. Studies on the plague and COVID-19 pandemic are also included in this study. It has been concluded that time will show whether COVID-19 pandemic will show the similar effects of the plague epidemic, that led to the collapse of feudalism and whether there’ll be power changes on a global scale. But some changes will do occur in working life. It is a conclusion from the studies evaluated within this study, that the World GYSH will experience serious decreases. However, it is not certain, that all sectors will suffer. Because the health and pharmaceutical industries and the online shopping market have been positively affected during the crisis.
  • Item
    Covid-19 ve Türkiye ekonomisine etkileri
    (Başkent Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2021) Çulak, Özgürcan; Araz, Bahar
    Bu çalışma, içinde bulunulan zaman diliminde dünya halkları ve ekonomileri üzerinde benzeri görülmemiş bir etkide bulunan pandemi sürecinin Türkiye ekonomisi üzerindeki etkilerini ortaya koymak amacıyla yapılmıştır. Süreç içerisinde yaşanan ekonomik ve sosyal kayıpların ortaya konulması ile sürecin daha iyi anlaşılabileceği düşünülmektedir. İçinden geçilen zaman dilimindeki etkilerin incelenmesi ile elde edilecek bulgular, sürecin etkilerinin giderilmesine yönelik çözüm önerilerinin ortaya konması amacıyla kullanılacaktır. Ayrıca bulgulardan elde edilen sonuçlar henüz ne zaman biteceği belli olmayan bu krizin, tamamen bittikten sonraki etkilerinin tahmin edilebilmesi için de kullanılacaktır. Süreç sonrası alınacak önlemler verilerle oluşturulan grafiklerin karşılaştırılmasıyla elde edilecek çıkarımlar vasıtasıyla ortaya konulacaktır. Dünya birçok ekonomik ve sosyal kriz yaşamıştır ancak bu krizin diğerlerinden farkı bir sağlık krizi olarak başlayıp ekonomik kriz niteliğini kazanmış olmasıdır. Bununla beraber bir başka farkı ise yarattığı panik havasının oldukça büyük olmasıdır. Bu gerekçe ile içinden geçilen zaman diliminin hem sosyal hem de ekonomik anlamda çok iyi analiz edilmesi ve anlaşılması gerekmektedir. Bu krizin yapısının ve etkilerinin anlaşılabilmesi daha sonra ortaya çıkması muhtemel benzer durumlar için senaryolar ve projeksiyonlar hazırlanabilmesinde oldukça faydalı olacaktır. Bu krizin ortaya çıkardığı önemli bir gerçek, acil durum senaryolarının en kötü zaman dilimlerini konu alabilecek seviyede geliştirilmiş olması zorunluluğudur. This study, in the current time zone in an unprecedented impact on the economies and global communities, is examined in order to reveal the effects on the economy during the pandemic process in Turkey. It is thought that the process can be understood better by revealing the socio-economic losses experiences in the process. The indications, which will be obtained by examining the effects of the time period, will be used to put forward solutions to eliminate the effects of the process. In addition, the results obtained from the indications will be used to predict the effects of after this crisis completely over, whose end date is not yet known. The measures to be taken after the process will also be revealed by the inferences to be obtained from these indications and results. The world has experienced many economic and social crises but the difference of this crisis from the others is that this crisis begins as healthy crisis but it has been turning to economic crises with time and the panic atmosphere is getting quite large. For this reason, the current time period should be analyzed and understood very well both in social and economic terms. Understanding the structure and effects of this crisis will be very useful in preparing scenarios and projections for similar situations that may come out later. An important fact finds out by this crisis is emergency scenarios must be developed at a level that can address the worst time frames.
  • Thumbnail Image
    Item
    Uluslararası hedef pazar seçiminde pekabet istihbaratının rolü ve önemi; Solar panel sektörü özelinde bir değerlendirme
    (Başkent Üniversitesi Sosyal Bilimleri Enstitüsü, 2019) Yüceer Yıldız, Müge; Gökten, Soner
    Küreselleşme ile birlikte rekabetin yoğun bir şekilde artış göstermesi işletmelerin de dış pazarlara açılmasını zorunlu hale getirmiştir. Küresel piyasalarda rekabet üstünlüğü sağlamak isteyen işletmeler stratejilerini oluşturmadan önce ekonomik, kültürel, demografik, politik, yasal ve teknolojik gelişmeleri izlemektedir. Bu yaşanan her gelişme işletmelerin yönetim ve pazarlama alanlarında doğru stratejiler belirleyebilmeleri için çevre koşullarını iyi değerlendirmelerini gerektirmektedir. Uluslararası pazarlara girişin ilk aşaması olan ihracata yönelen küçük ve orta ölçekli işletmeler pazarda tutunabilmek için ürün çeşitliliği, rakip ve müşteri koşullarına uygun yön belirlemektedir. İhracat ile uluslararası pazarlama faaliyetlerine başlayan işletmeler yoğun bir rekabet ortamında yer alacakları için stratejik hamlelere ihtiyaç duyarlar. İşletmelerin başarılı stratejik hamleler için istihbarata ihtiyaç duyarlar.‘İstihbarat’ kavramı devlet politikalarının yanı sıra ekonomiler ve işletmelerin yapılarına da yerleşmişlerdir. Uluslararası pazarlarda elde edilen bilgilerin süzülüp uygulanması aşamasında Rekabet İstihbaratın gücünü her geçen gün rekabetin artması ile hissedilmektedir. Ayrıca işletmeler rakipleri ve ürünleri hakkında stratejik bilgileri etkin bir şekilde toplamak ve bunu stratejik avantaja dönüştürmek zorundadır. Bu kapsamda da Rekabet İstihbaratı ile sağlanan bilgiler yol gösterici niteliğe sahiptir. Bu çalışma, enerji sektöründe yer alan solar panel ürünü ile uluslararası pazarlarda yer almak isteyen işletmeler için Rekabet İstihbaratı temelli bilgi akışını sağlayarak ihracatta hedef pazarların belirlenmesine ve rekabet avantaj sağlamasına yardımcı olmaktadır. Birinci kısımda daha net anlaşılması için uluslararası pazara giriş konusunda literatür taraması yapılırken ikinci kısımda Rekabet istihbarat kavramının solar paneli ürünü ile ilgili pazar araştırması yöntemi aracılığı ile sektörde yer alan işletmelerin görüşlerine yer verilmiştir. Veri tabanlarından ve görüşmeler sayesinde elde edilen bilgiler, işletmeler için pazar araştırmasında ikincil veri kaynaklarından yararlanılmıştır. Rekabet istihbaratı ile ihracat yapan işletmelerin daha başarılı olduğu şeklinde bir yargı oluşmuştur. The intense increase in competition with globalization has made it compulsory for enterprises to open up to foreign markets. Companies that want to achieve competitive advantage in global markets follow economic, cultural, demographic, political, legal and technological developments before forming their strategies. This development requires companies to evaluate the environmental conditions well in order to determine the right strategies in the areas of management and marketing. Small and medium-sized enterprises, which are the first stage of entry into international markets, focus on export to determine market orientation, competitor and customer conditions. Businesses that start their international marketing activities with export require strategic moves in order to take part in a competitive environment. Businesses need intelligence for successful strategic moves. The concept of yan intelligence stratejik is based on the state policies as well as the structures of economies and enterprises. In the stage of filtering and implementing the information obtained in international markets, the power of intelligence is felt with increasing competition every passing day. In addition, businesses must collect strategic information about their competitors and products effectively and turn it into a strategic advantage. In this context, the information provided by Competition Intelligence is guiding. This study helps to determine the target markets and provide a competitive advantage by providing information flow based on the Competitiveness Intelligence for the companies wishing to take place in international markets with the solar panel product in the energy sector. In the first part, a literature review on entry into the International Market for a clearer understanding is made and the second part includes the research on the solar panel product of the Competition Intelligence concept and the interviews of the enterprises in this sector. The data obtained through databases and interviews are the secondary data sources that are needed in the market research for enterprises. There is a judiciary in the sense that the enterprises that export intelligence and exports are more successful.
  • Thumbnail Image
    Item
    Küçük ve orta ölçekli firmalar için dış ticaret performans faktörlerinin değerlendirilmesi: Ankara ivedik osb için bir durum analizi
    (Başkent Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, 2016) Apaydın, İrem; İç, Yusuf Tansel
    Ülkemizde son on yılda gerçekleşen ekonomik gelişmelere paralel olarak dış ticaret hacmi ve bağlantılı olarak cari işlemler dengesindeki açık günümüzde ülkemizin en önemli ekonomik unsurlarından biri haline gelmiştir. Özellikle ülkemizin ihracat potansiyelinin teklonoji yoğun ürünlere odaklandırılmasıyla dış ticaret açığının ve dolayısıyla cari işlemler açığının kapatılması en öncelikli hedeflenlerden bir tanesidir. Bu doğrultuda tez kapsamında Ankara ivedik organize sanayi bölgesinde faaliyet gösteren firmalara uygulanmış olan anketlerden elde edilen veriler kullanılarak özellikle küçük ve orta ölçekli firmaların ihracat yeteneklerini geliştirmeleri konusunda hangi faktörlerin önemli olduğu belirlenmeye çalışılmıştır. Bu doğrultuda firmaların gelecekteki ihracat potansiyellerini artırmada öncelik vermeleri gereken unsurların ortaya konması hedeflenmiştir.
  • Thumbnail Image
    Item
    Küresel krizin Türkiye'nin dış ticaretine etkilerinin analizi
    (Başkent Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2016) Demirci, Köksal; Hazar, Adalet
    Küreselleşen dünyada ülkelerin kendilerine özgü veya dış kaynaklı ekonomik problemler dolayısıyla yaşamış oldukları ekonomik krizlerin etkisinin büyük yıkıcı sonuçlar yarattığı bilinmektedir. Bu çalışmada ilk olarak kriz kavramı ve ekonomik kriz türleri bir başlık altında incelenmiştir. Kriz kavramı ve türleri açıklandıktan sonra Dünya ekonomisinde bölgesel ya da küresel çapta büyük etkiler yaratan krizlerin kronolojik sıralamasına yer verilmiştir. Sonraki bölümde Türkiye ekonomisinin yaşamış olduğu krizlerin nedenleri ve ülke ekonomisine etkilerinin üzerinde durulmuştur. Sonuç olarak 2008 Küresel Finansal Krizi’nin Türkiye’nin dış ticaret rakamlarına etkisini bölgesel ve sektörel olarak inceleyen bir bölüme yer verilmiştir. It has been known that the effect of economıc crisis occuring because of countrys’ own economical problems or external economical problems’ countries experienced creates devastating results in globalising world. Firstly the crisis concept and types of economical crisis have been prospected under the same title in this study. Chronological sort of economical crisis that had huge effects on world economy regionally and globally have been given place after explaining crisis concept and types. There in after effects’ and reasons’ of economical crisis which occured in Turkey have been surveyed. As a result the chapter has been included analyzing the effects of Global Financial Crisis on Turkish Economy both regional and sectoral basis.