Küçük hücreli dışı akciğer karsinomlarında sperm-ilişkili antijen 9'un, tümör ilişkili makrofajların ve vasküler endotelyal büyüme faktörü'nün anjiyogenezis ve tümör progresyonundaki rolü
Date
2017
Authors
Journal Title
Journal ISSN
Volume Title
Publisher
Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi
Abstract
Tümör mikroçevresi tipik olarak kronik inflamasyon ve stromal hücreler, büyüyen
damar hücreleri ve inflamatuar infiltratı içeren konak komponentlerinden oluşmaktadır ve
bu mikroçevrenin kanser gelişimi ile davranışında önemli bir rol oynadığı
düşünülmektedir. Tümör mikroçevresinde geniş bir lökosit spektrumu bulunmaktadır. Bu
lökositler tümör gelişim ve progresyonunda çift etkili role sahiptirler; immün hücreler
tümör hücrelerini elimine edip anti-tümöral yanıtta etki edebildikleri gibi, uygun tümör
hücreleri ile uyarıldıklarında tümör büyümesi ve progresyonuna sebep olurlar. Tümör
mikroçevresindeki inflamatuar infiltratın iyi bilinen bir diğer komponenti de tümör ilişkili
makrofajlar (TAM-Tümör Associated Macrophages)’dır. TAM’lar kemokinler gibi birçok
mediatörün üreticisidirler ki bu mediatörler kronik inflamatuar sürecin aktivasyonu ve
progresyonunu sağlar. Ayrıca bazı kanserlerde de TAM sayısının tümör hücre apoptozu ve
CD8+ hücrelerin varlığı ile korele olduğu gösterilmiştir. Akciğer kanserli hastalarda ise
TAM’ların önemi, yüksek TAM sayısı ve kötü prognoz arasındaki ilişki ile gösterilmiştir.
Tümörler neovaskülarizasyon olmadan ancak 2-3 mm çapa ulaşabilirler. Tümörün
büyümesi için yeni damar yapıları ile desteklenmesi gerekmektedir, yeni damarların
oluşumu ise endotel hücre proliferasyonu ve migrasyonunu stimüle eden faktörler
arasındaki dengeye bağlı olan kompleks bir süreçtir. Bu olaylar kaskadının tetiklenmesi
için tümör hücrelerinden çeşitli enzimler, büyüme faktörleri ve anjiogenik maddeler
salınması gerekir. Vasküler büyüme faktörlerinin prototipi ‘vasküler endotelyal büyüme
faktörü (VEGF)’dir. VEGF, damar permeabilitesini arttırıp, endotele spesifik mitojenik
faktör olarak etki göstererek endotelyal hücre büyümesinde rol oynayan anjiyogenik bir
faktördür. Son yıllarda yapılan çalışmalarda, VEGF overekspresyonunun küçük hücreli
dışı akciğer kanserlerinin (KHDAK) prognozuyla ilişkili olduğu gösterilmiştir.
Sperm-ilişkili antijen 9 (SPAG9), birçok kanser grubunda salgılanan ve güçlü
immün yanıta neden olan ‘kanser testis antijen (KTA)’ ailesinin bir üyesidir. KTA’lar
primer olarak normal testis dokusunda eksprese edilen proteinlerdir. Bu antijenler diğer
normal dokularda çok düşük seviyelerde eksprese edilirken, çeşitli kanseröz dokularda
artmış ekspresyonları görülmektedir. Yapılan çalışmalarda da KHDAK olgularında,
kanserli dokularda, komşu non-kanseröz dokular ile karşılaştırıldığında SPAG9 protein
ekspresyonunun daha yüksek olduğu bulunmuş olup, ekspresyonun daha yüksek olduğu
hastalarda ise düşük olanlara göre prognozun daha kötü olduğu görülmüştür. Ayrıca SPAG9 baskılanması sonucunda VEGF ekspresyonunun azaldığı saptanmış olup,
SPAG9’un VEGF üzerinden vaskülarizasyonu arttırdığı da belirtilmiştir.
Son yıllarda yapılan bu çalışmalar ile birlikte çalışmamızda, KHDAK’lerinde
VEGF, tümör mikroçevresindeki TAM ve tümör ilişkili lenfositlerin tümör progresyonuna
etkisi, SPAG9 proteininin prognoz ile ilişkisini ve tüm bunların KHDAK prognozu
üzerine etkisini araştırmayı amaçladık.
Çalışmamızda Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Patoloji Anabilim
Dalı’nda Ocak 2011-Mayıs 2016 tarihleri arasında tanı almış 80 KHDAK olgusu
retrospektif olarak incelendi. Hemotoksilen&Eozin kesitleri tekrar gözden geçirildi;
klinikopatolojik parametreler değerlendirildi. Ayrıca SPAG9, CD68, CD4, CD8 ve VEGF
antikorları immünohistokimyasal yöntem ile tüm olgularda çalışıldı.
Çalışmamızda KHDAK’lu hastaların progresyonunda SPAG9 ekspresyonunu,
SPAG9’un VEGF üzerindeki etkisini ve ayrıca tümör mikroçevresindeki TAM’lar ve
lenfositlerin etkisini araştırmaya çalıştık. SPAG9 ekspresyonunun, KHDAK’larında tümör
progresyonunu hızlandırdığını, tümör hücre invazyon, migrasyon ve metastaz yeteneği
kazandırdığını bilmekteyiz. Çalışmamızda SPAG9 ekspresyon şiddeti yüksek olan
olgularda, lenfovasküler invazyonun daha fazla olduğunu gördük ve bu tümörlerin pTNM
evresinin daha yüksek olduğunu saptadık. Ayrıca SPAG9 ekspresyonu yüksek olan
olgularda VEGF pozitif ekspresyon oranının daha fazla olduğunu saptadık. Tümör
mikroçevresindeki TAM’ların ve lenfositlerin tümör progresyonu ile ilişkisi olduğunu
bilmekteyiz. Çalışmamızda da TAM sayısı fazla olan tümörlerde TNM evresinin daha
yüksek olduğunu gösterdik. Tümörü infiltre eden CD4+ ve CD8+ T lenfositler ile klinik
parametreler arasında ise anlamlı bir ilişki saptamadık.
Bu çalışma sonucunda, SPAG9 proteininin ve VEGF ekspresyonu ile tümörü
infiltre eden TAM sayısının kötü prognoz ile korele olduğunu düşünmekle beraber bu
konuda daha fazla olgu üzerinde çalışma yapılması gerektiğini söyleyebiliriz.
Tumor microenvironment is typically consists of stromal and chronic inflamatuar
cells, growing vascular cells and host’s inflamatuar cells. It is thought, this
microenvironment plays an important role in cancer progression.
There is a broad spectrum of leukocytes in tumor microenvironment and these
leukocytes has bifasic effect on tumor progression; immune cells eliminates tumor cells
and acts as anti-tumoral but also when stimulated by appropriate tumor cells, they cause
tumor progression. Other well known components of tumor microenvironment are ‘tumor
associated macrophages (TAMs)’ and these TAMs produce many mediators, one of them
is chemocins which provide activation and progression of chronic inflammatuary process.
Also it is shown that number of TAM is correlated with tumor cell apoptosis and CD8+
lymphocytes. The potential significance of TAMs at lung cancer patients is shown with
correlation between high numbers of TAMs and poor prognosis.
Tumors can’t grow up more than 2-3 mm3 without neovascularisation.
Tumors must be supported with new blood vessels and formation of vessels is a complex
process including proliferation and migration of endothelial cells. Tumor cells express
enzymes, growth factors and angiogenic substances for stimulating this neovacularisation
cascade. The prototype of vascular growth factors is ‘vascular endothelial growth factor
(VEGF). VEGF is an angiogenic factor involved in endothelial cell proliferation and so
tumor angiogenesis and progression. It up-regulates permeability of vessels and effects
endothelial cell proliferation. Recent studies has showed correlation between poor
prognosis in non-small cell lung cancer patients and VEGF overexpression.
Sperm-associated antigen 9 is a member of cancer testis antigen (CTA) family
which is expressed and causes strong immune response in many cancers. CTAs are
proteins primarily expressed in normal testis tissue. These antigens may be expressed in
other normal tissues at very low levels while high levels of expression at many cancerous
tissues can be seen. At recent studies with non-small cell lung cancer patients, expression
of SPAG9 protein at cancereus tissue is higher when compared with adjacent noncancereus
tissue and these patients with high SPAG9 expressoin had poor prognosis. Also down-regulation of SPAG9 results in reduced expression of VEGF so decreased
vascularisation.
In our study, with recent studies, we aimed to investigate association between
SPAG9 protein expression and TAMs with VEGF and CD4/CD8 lymphocytes in nonsmall
cell lung cancer.
We selected 80 non-small cell lung cancer patients diagnosed and operated at
Baskent University Hospital between 2011 January and 2016 May. Hemotoksilen&eosin
sections were reviewed again, clinicopathologic parameters were analysed. Also SPAG9,
VEGF, CD68, CD4 and CD8 antibodies were aplied with immunohistochemistry to all
patients.
We tried to analyze the effect of SPAG9 expression on tumor progression and
VEGF, also activity of TAM and lymphocites at tumor microenvironment at NSCLC
patients. It is known that SPAG9 expression promotes tumor progression, tumor cell
invasion, migration and metastatic ability at NSCLC patients. In our study, high SPAG9
expression is correlated with lymphovascular invasion and TNM stage. Also patients with
high SPAG9 expression showed higher VEGF expression. We also know that TAMs and
lypmhocites at tumor microenvironment are associated with tumor progression. In a smilar
manner, tumors with high number of TAMs are found to have advanced stage.
In conclusion, we think SPAG9 and TAMs are correlated with poor prognosis, still
we can say more stydies with higher number of patients are required.
Description
Keywords
Küçük hücreli dışı akciğer kanseri, SPAG9, TAM, VEGF