Başkent Üniversitesi Yayınları
Permanent URI for this communityhttps://hdl.handle.net/11727/13092
Browse
Item Yanık Yoğun Bakım Ünitesinde Yatan Hastalarda İzole Edilen Mikroorganizmalar ve Antibiyotik Duyarlılığı: Başkent Üniversitesi Ankara Yanık Ünitesi Deneyimi(Başkent Üniversitesi, 2005-01) Ö. Başaran; A. E. Sakallıoğlu; F. Ergin; M. Deniz; H. Karakayalı; M. HaberalAmaç: Bu çalışmanın amacı yeni hizmete giren yanık merkezimizde yatan hastalardaki enfeksiyon ajanlarının dağılımını, antibiyotik duyarlığını ortaya koymaktır. Materyal ve Metod: Eylül 2003-Mayıs 2004 arasında yanık merkezinde yatarak izlenen 35 hasta retrospektif olarak incelendi. Yaş ve cinsiyet dağılımı, yanık nedeni, yanık alanı genişliği, klinik yara enfeksiyonu bulguları, sürüntü, doku ve kan kültürü sonuçları değerlendirildi. Sonuçlar: Hastaların 19’u haşlanma (%54,3), 7’si alev (%20), 5’i metal veya ısı kaynaklarına kontakt (%14.3), 2’si buhar (%5), 1’i elektrik ve 1’i elektrik ve alev yanığı (%2) nedeniyle yatırılmıştı. Ortalama yanık alanı genişliği %16.71 (%1-%50) idi. Olguların tümünden sürüntü, yara enfeksiyonu şüphesi oluşan olgularda ise doku ve kan kültürleri alındı. En sık üreyen mikroorganizma Staphylococcus epidermidis, ikinci sıklıkta ise Staphylococcus aureus olarak belirlendi. Klinik yara enfeksiyonu olan hastalarda üreyen Staphylococcus epidermidis ve Staphylococcus aureus suşlarının kolonize olanların aksine metisiline dirençli olduğu gözlemlendi. Yorum: Yanık ünitelerinin kendi mikrobiyal kolonizasyonlarını ve zaman içinde gelişen flora ve antibiyotik direnci değişikliklerini ortaya koyması gereklidir. Bu sayede septik atakların erken tanı ve uygun ampirik antibiyotik tedavisi sağlanarak enfeksiyon ilişkili morbidite ve mortalitenin kontrol altına alınacağı görüşündeyiz. Isolated Microorganisms and their Antibiotic Resistance in Burn Patients Under Intensive Care: Experience at the Başkent University Ankara Burn Center Objective: The aim of this study was to determine the distribution of microbial flora and antibiotic resistance in burn patients treated in the intensive care unit of a burn center in Turkey. The center’s current methods for preventing, diagnosing, and treating these infections are discussed. Materials and methods: The cases of 35 patients hospitalized in the Başkent University Ankara Burn Center between October 2003 and May 2004 were retrospectively analyzed. The data recorded for each case were age, sex, cause of burn, total body surface area burned (TBSA), clinical signs of wound infection, results of swab, tissue, or blood cultures, and antibiotic resistance. Results: Nineteen of the case were scald burns (54.3%), 7 were flame burns (20%), 5 were contact burns (14.3%), 2 were steam burns (5.7%), 1 was an electrical burn (2.9%), and 1 was an electrical + flame burn (2.9%). The mean total body surface area burned was 16.7% (range, 1-50%). Swab cultures were done in all cases, whereas tissue and blood cultures were performed only if wound infection was suspected. Staphylococcus epidermidis was the bacterium most frequently isolated and S. aureus was the next most frequent isolate. All strains of S. epidermidis and S. aureus detected in the infected burn wounds were methicillin-resistant, whereas the colonized strains were methicillin-sensitive. Conclusion: It is crucial for each burn center to determine the types of microorganisms that colonize burn wounds, to assess time-related changes in the flora, and to determine antimicrobial resistance patterns for the main microorganisms that cause these infections. This center-specific knowledge facilitates rapid treatment of imminent septic episodes with appropriate empirical antibiotics, and can thus reduce overall infection-related morbidity and mortality