Browsing by Author "Anaforoğlu, İnan"
Now showing 1 - 1 of 1
- Results Per Page
- Sort Options
Item Hiperprolaktinemik olgularda prolaktin-makroprolaktin ve ADP ile indüklenmiş trombosit aktivasyonu ilişkisi(Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi, 2007) Anaforoğlu, İnan; Güvener Demirağ, NilgünTrombositlerin ADP ile stimülasyonunun, serum PRL düzeyleri ile pozitif korelasyon gösterdiği ve hiperprolaktineminin, trombosit agregasyonu için bir risk faktörü olabileceği son zamanlarda bildirilmiştir. Prolaktin yüksekliği olan hastalarda yapılan çalışmalar, hiperprolaktineminin, trombosit aktivasyonu için uygun bir ortam oluşturduğu bilinen ateroskleroz ve insülin direnci ile de bağlantılı olduğunu düşündürmektedir. Bu çalışmada, hiperprolaktinemi ile trombosit aktivasyonuna bağlı Pselektin ekspresyonu arasındaki ilişki, hastaların metabolik durumları da göz önünde bulundurularak irdelendi. Trombosit fonksiyonlarını etkilediği bilinen tüm faktörler dışlandıktan sonra, premenopozal dönemde bulunan ve hiç tedavi almamış olan hiperprolaktinemik kadın olgular (n=32), yaş ve vücut kitle indeksleri benzer normoprolaktinemik olgular (n=33) ile karşılaştırıldı; yaş; 30,6±8 karşı 29,8±7,7 yıl, vücut kitle indeksi; 26,8±5,4 karşı 24,8±5,2 kg/m2, prolaktin 1889,8±886 karşı 335,9±117,9 mU/lt. Gruplar arasında HOMA-IR (Homeostasis Model Assessment of Insulin Resistance) formülü ile hesaplanan insülin duyarlılığı, bel çevresi, kan basıncı, açlık plazma glukozu, insülini ve lipidler bakımından anlamlı fark olmaması şartı arandı. Trombositlerin ADP bağımlı P selektin ekspresyonunu göstermek için flovsitometri yöntemi kullanıldı. Hiperprolaktinemik grupta serum prolaktin düzeyleri polietilen glikolle (PEG) muamele edilmeden ve edildikten sonra ölçüldü. PEG ile muameleden sonra %40’ın üzerinde çökme olması durumu, makroprolaktin pozitifliği olarak kabul edildi. Trombositlerin ADP ile indüklenmiş P-selektin ekspresyonu hiperprolaktinemik grupta daha fazlaydı; [%14,2±15,5 karşı %6,7±5,2, (p=0.01) ]. Makroprolaktinemi sıklığı %29 bulundu. Prolaktin düzeyleri ve ADP ile indüklenmiş P selektin ekspresyonları arasında anlamlı korelasyon vardı (r=0,3, p<0,02). P selektin ekspresyonu makroprolaktin negatif (gerçek hiperprolaktinemi) (n=21) ve makroprolaktin pozitif (n=11) grupta benzerdi; %13,6±16,4 karşı %15,3±14,4 (p=0,7). P selektin ekspresyonunun, her iki alt-grupta kontrol grubundan yüksek olduğu izlendi; 513,6±16,4 (p=0,03) ve %15,3±14,4, (p=0,005), sırası ile. Trombosit aktivasyonu, insülin direnci ile ilişkili olarak aterosklerotik hastalıkların patogenezinde rol alır. Bu çalışmada, insülin duyarlılığı belirteçleri bakımından tamamen benzer olan iki grupta, hiperprolaktineminin kendisinin trombosit aktivasyonu için bir risk faktörü olduğu ortaya konuldu. Aynı zamanda, makroprolaktineminin de, tıpkı gerçek hiperprolaktinemik hastalarda olduğu gibi, artmış trombosit aktivasyonu ile ilişkili olduğu gösterildi.