dc.description.abstract | Bu çalısmanın amacı, Türkiye Cumhuriyeti’nin vazgeçilmez ve
degistirilemez unsurlarından biri olan laiklik ilkesinin anlam ve kapsamını
açıklamak ve Türk Anayasa Mahkemesi’nin laiklik ilkesini ne sekilde ele alıp
kararlarına yansıttıgını ortaya koymaktır.
Çalısmanın ilk bölümde laikligin tanımı ve tarihi gelisimi hakkında bilgi
verildikten sonra, ikinci bölümde laik devletin tanımı yapılmıs ve bu devletin varlıgı
için gerekli sartların neler oldugu ortaya konulmustur. Bu bölümde ayrıca,
Anayasa’da öngörülen zorunlu Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi derslerinin ve Diyanet
sleri Baskanlıgı’nın genel idare içerisinde yer almasının laik devlet yapısına
aykırılık olusturup olusturmadıgı degerlendirilmektedir.
Üçüncü bölümde, ülke gündemini sürekli mesgul eden ve sık sık tartısmalar
yasanmasına neden olan türban sorununa Anayasa Mahkemesi’nin yaklasımı
degerlendirilmis, bu degerlendirme sırasında Avrupa nsan Hakları Mahkeme’sinin
türban kararı da ele alınmıstır.
Dördüncü ve son bölümde ise, Anayasa Mahkemesi’nin laik cumhuriyet
ilkesine aykırılık nedeniyle kapattıgı siyasi partiler incelenerek, Mahkeme’nin laiklik
temelli parti kapatma davalarındaki genel tutumu yansıtılmıstır.
Her ülkedeki din ve devlet arası iliskiler ve dolayısıyla laiklik uygulaması
birbirinden farklı olmakta ve laikligin anlamı toplumdan topluma ve zamandan
zamana farklılık göstermektedir. Bununla birlikte laiklik, Türkiye Cumhuriyeti
kuruldugundan beri, bu Cumhuriyet’in en temel ilkelerinden biri olmustur. Anayasa
Mahkemesi de bu temel ilkenin yerlestirilmesi ve korunması konusuna hassasiyetle
yaklasmıs ve bu hassasiyetini konuyla ilgili tüm kararlarına yansıtmıstır. | tr |